Nuri Dersimi | |
---|---|
![]() | |
Nuri DersimiKürdistan Tarihinde Dersim kitabını yazarken | |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | Mehmet Nuri Dersimi 1893 Dersim,Osmanlı İmparatorluğu |
Ölüm | 22 Ağustos 1973 Halep,Suriye |
Milliyeti | Kürt |
Dini | İslam (Alevi) |
Mehmet Nuri Dersimi (mezar taşındaMuhammed Nûrî Dêrsimî îbn el-Molla Îbrahîm Colikoxlî, lakabı:Baytar Nuri, 1890;Akpınar,Hozat,Dersim Sancağı - 22 Ağustos 1973,Halep),Koçgiri İsyanı veDersim İsyanına adı karışmışAlevi-Kürt[1] (kendi anlatımı ve bazı kaynaklara göreKurmanç;[2][3][4] bazı kaynaklara göre iseZaza kökenli[5]) ideolog ve veteriner hekim.
Hatıratım adlı eserine göre, Colıkzadelerden Mehmet Ali'nin oğlu Mıla İbrahim'in oğlu olarak Ağzunik (Akpınar) köyünde Karabal aşiret reisi Gangozade Mehmet Ağa'nın odasında doğdu.[6] Baba tarafı Mılan kabilesinden, anne tarafıAğuçan sülalesindendi.[6] 1899'da Sorpiyan köyünde amcası Mıla Hasan tarafından ilk öğretimine başlatıldı.[7] ÖnceHarput Askerî Rüştiyesi'ne kaydoldu, fakat 1904'te o okulu bırakarak yatılı Harput İdadi Mektebi'ne (lise) başladı.[8] İdadiden mezun olduktan sonraİstanbul'a geçti ve Ekim 1911'de İstanbulSultanahmet'tekiMülkiye Baytar Mektebi Alisi'ne (Veteriner Okulu) kaydoldu.[9]
İstanbul'da önceKürt Tabele Hevî Cemiyeti'ne girdi ve 1912'de kurulanKürdistan Muhiban Cemiyeti'nin umumi kâtipliğini (genel sekreterlik) yaptıktan sonraKürdistan Teali Cemiyeti'ne katıldı.
1914'teI. Dünya Savaşı'nın başlamasından son sınıf öğrencilerinin askere alınması üzerine okulu bitirmedenHarp Okulu'na gönderilerek iki aylık bir askeri eğitimi aldı. Oradan İstanbulBeykoz'da nakliye tabur Baytar Yüzbaşısı Mustafa Bey'in yanına görevlendirildi ve daha sonra4. Ordu Baytar Müfettişliği emrinde subay vekili rütbesiyleErzincan'daveteriner hekim olarak hizmet etti. Askerlik döneminde görev nedeniyle Dersim'e giderek aşiret liderleriyle tanıştı. Askerliğini tamamladıktan sonra 1916'da İstanbul'a dönerek okula devam etti. 22 Eylül 1918'de okuldan mezun olup diplomalı veteriner oldu ve "Baytar Nuri" olarak anılmaya başladı.
Savaş bittiğinde Kürdistan Teali Cemiyeti hakkında yapılan bir ihbar üzerineDivan-ı Harb'e verildi. Ancak Divan-ı Harp reisiNemrut Mustafa Paşa (Mustafa Yamulki) "Haydi gidiniz oğlum, yolunuz açık olsun", "Dersimliler'e ve hassaten Seyid Kasım Ağa'ya selam söyle" diyerek suçsuz kararı verdi.[kaynak belirtilmeli]
Kangal,Divriği,Zara mıntıka veterinerliği görevini almak içinSeyit Abdülkadir tarafındanZiraat Vezaretine tavsiye yazıldı ve Haziran 1919'daKoçgiri aşiretlerinin reislerindenMustafa Paşazade Haydar ile birlikte İstanbul'dan ayrılarak Karadeniz yoluylaGiresun'a, oradanSivas'ınZara kazasıÜmraniye (bugünkü İmranlı ilçesi) nahiye merkezine ve oradanBoğazviran (bugünkü İmranlı ilçesi Boğazören) köyüne geçti. Boğazviran'da Mustafapaşazade Haydar, kardeşiAlişan ve Alişan'ın kâtibiAlişer ile görüşerek örgütü kurmaya karar verdiler. 20 Aralık 1920'de faaliyetleri nedeniyle tutukland fakatHasan Hayri'nin araya girmesiyle serbest bırakıldı.
Koçgiri İsyanına katıldıktan sonra 15 Mayıs 1921'deDersim'e iltica etti.Sakallı Nurettin komutasındaki Merkez Ordusu tarafından kurulan Divan-ı Harp'te 25 Haziran 1921'de gıyaben mahkûm edildi.
Doğulu milletvekillerinin girişimlerinin sonucu Mustafa Kemal affettiyse de Dersimli Nuri Dersimi ve Koçgirili Alişer'i istisna tuttu.[kaynak belirtilmeli]
Ovacık aşiretlerinden Arslan, Binsan, Maksudan, Pergoran, Koçan, Şemikan, Laçinan ve Reşıkan aşiretlerinSeyit Rıza ile ittifak kurmasını sağladı. Seydan ve Sığıhasanan aşiretleri arasındaki düşmanlığını giderme ve Alevi bağlılığını hasıl etme düşünceleriyle Seydan aşiretleri reisi Munzur Ağazade Ali Ağa'nın kızıyla evlendi. Ancak Ali Ağa'yı Seyit Rıza ile ittifaka ikna edemedi.
Yurt dışına çıkmak içinElaziz'den İstanbul'a gitti veSirkeci'de Elaziz Oteli'nde kaldı.Sirkeci Garı'ndan Rumeli treniyleEdirne'ye gitmek bahanesiyleYunanistan'a geçmeyi planladı. AncakBakırköy geldiğinde tesadüfen görüştüğü Sabri Bey'in Yunanistan - Türkiye arasındaki iç anlaşmasından dolayı yakalanarak Türkiye'ye teslim edileceğini duyunca vazgeçti ve İstanbul'a döndü.
Rumeli yoluyla iltica etmenin olanaksız olduğunu anlayıncaFransız Suriye Mandası'na iltica etmeye karar verdi ve önceMersin'e oradan daAdana'ya geçti. Adana'dan Elaziz'e (Elazığ) bir telgraf yazarak Mardin'e gideceğini bildirdi ve 11 Eylül 1937'de İstanbul'dan gelip Suriye yoluyla Mardin veBağdat'a gidecek olan ekspres trenine bindi. Aynı vagona tesadüfen binenSultan Hamit'in varislerinin avukatı olan Suriyeli avukat Kâmil Sinno'nun yardımıyla Suriye'ye iltica etti.
Kırıkhan (bugünHatay iline bağlı bir ilçe)'da Haco Ağa'nın yanında "Hüseyin Mazlum" olarak kalan Nuri Dersimi, Fransız albay Kole (Robert Collet)'nin 'Dersimli Baytar Nuri'nin Türkiye'ye teslim edileceğine dair kararı bilgisini aldı ve Türk askerlerinin Antakya'ya girmesinden üç gün önce, 1 Temmuz 1938'deHalep'e geçmek zorunda kaldı. Halep'te bulunan Dersimli Şemikan aşiretlerinden Gazioğulları'ndan Ali Ağa'nın kızı Feride ile nişanlanan Dersimi, aynı günlerdeHoybûn Cemiyeti'ne üye oldu.
Fransa Dışişleri Bakanlığı'nın Dersimli Baytar Nuri isminde bir şahsın Türkiye'ye teslimine karar vermiş olduğunu duydu veÜrdün'de bir baytar doktoruna lüzum görüldüğünü öğrendiği için Eylül 1938'deÜrdün'e geçmeye karar verdi. 14 Ekim 1938'deAmman'da Umum Baytar Reisliği'ne tayin edildi ve 24 Aralık'ta Suriye'den ayrılarak Ürdün'e geçti. 2 Temmuz 1939'da nişanlısı Feride de Halep'ten Amman'a geldi ve 6 Temmuz'da evlendi. 27 Kasım 1939'da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından ayrılarak Suriye vatandaşlığına geçti.Melik Abdullah'ın Türk cariyesinden olan oğlu Emir Nilf'in Türkiye'yi ziyaret ettiğindeİsmet İnönü'nün
"Kardeşim, babanıza söyleyin, biz dostuz; fakat yurdumuzdan firari hain Dersimli Baytar Nuri'ye bizden bir miralayın maaşını vererek vazifede istihdam ediyorsunuz ve devletler nezdinde Türkiye aleyhindeki yalan yanlış suçlama ve iftiralarına da açıktan açığa meydan veriyorsunuz."[kaynak belirtilmeli] demesinden sonra 27 Ekim 1940'ta Amman'dan ayrılarak Halep'te Paşa mahallesindeki eşi Feride'nin yanına geldi.
6 Ağustos 1941'deAzez (Arapça:أعزاز A'zāz) kaymakamlığı baytarlığına tayin edildi. Fakat Türkiye'nin Halep Başkonsolosluğu Azez'in Türkiye sınırına yakın olmasından dolayı itiraz etti ve 23 Ağustos 1941'deHama merkezine nakledildi. 1942 başlarındaİdlip (Arapça:إدلب Idlib), Muarra, Cısır Sur, Harım baytarlıklarına, 1946'da Halep merkezine tayin edildi. 10 Şubat 1948'deCebel Druz (جبل الدروز Jebel ed Drūz; bugünküSüveydağ (السويداء As-Suwaidāʾ) iline denk gelir) merkezinde görevlendirildi. Fakat, sonraKomünist olarak itham edildi ve 2 Mayıs 1950 tarihli bir kararla görevinden alındı. Cezire Derik mıntıkasında Mustafapaşazade Naif'ten Robarye adlı köyü yeniden inşa ederek Cello Saffan adlı köyü de satın alarak Ahmet Nafiz ile birlikte tarımla meşgul olmaya başladı.
22 Ağustos 1973'te Halep'te öldü ve naaşıAfrin'de (Arapça:عفرين) defnedildi.