Yahudiler ilk defaDoğu Akdeniz kıyılarındakiKenan bölgesinde,İsrail Diyarı olarak bilinen topraklarda, yaklaşık MÖ 2'nci milenyumda[12] (dört bin yıl önce) etnik ve dinî bir grup olarak ortaya çıktılar.[28]Merneptah Steli, MÖ 13. yüzyıla (Geç Tunç Çağı) kadar Kenan'daki, günümüz Yahudilerinin dedeleri olan İbrani kökenli inançlı İsraillilerin varlığını doğrulamaktadır.[29][30] İsrailoğulları, nüfuslarının artmasıyla birlikte[31]İsrail veYehuda krallıkları olarak ortaya çıkmış ve güçlerini sağlamlaştırmışlardır.[32] Yahudilerin sürgün dönemlerinden çok az kaynak bahsetse de,Babil Eserati ve sürgünü veRoma İşgali ve sürgünüyle Yahudiler ilk defa diasporada yaşamaya başlamışlardır,[33] ancak anavatanları ile aralarındaki manevi bağ hep sağlam kalmıştır.[34]
II. Dünya Savaşı'ndan önce, dünya çapındaki Yahudi nüfusu 16,7 milyonla[35] döneminin zirvesine ulaşmıştı ve o zamanlar dünya nüfusunun yaklaşık %0,7'sini temsil ediyordu.Holokost ile yaklaşık 6 milyon Yahudi sistematik olarak öldürüldü.[36][37] O zamandan sonra nüfus tekrar arttı ve 2018'deBerman Jewish DataBank[1] tarafından toplam 14,6-17,8 milyon olarak tahmin edildi; bu, toplam dünya nüfusunun yaklaşık %0,2'sine eşdeğerdir.[38][not 1] 20. yüzyılda yükselen ve Yahudi milliyetçiliğini temel alanSiyonistler, iki bin yıl önce dağılmış Yahudi devletleri olanİsrail Krallığı veYehuda Krallığı'ndan uzun zaman sonra aynı bölgedeModern İsrail Devleti'ni kurmuş ve zamanla toplam nüfusun en çoğunu Yahudilerin oluşturduğu bir ülke haline getirmişlerdi.[40][41] Yeni kurulmuş İsrail Devleti,Geri Dönüş Kanunu ile[42] İsrail'e yerleşmek isteyen Yahudilere doğrudan vatandaşlık hakkı verdi ve böylece Yahudiler, İsrail'e yerleşmeye teşvik edildiler.[43]
Yahudi ismininYahudi avukat veyaYahudi ahlakı gibi ifadelerin içinde, atıfta bulunmasının hem kaba hem de oldukça saldırgan olduğu yaygın olarak kabul edilmektedir. Bu tür bağlamlardaYahudi kelimesi kabul edilebilir tek olasılıktır. Bununla birlikte, bir taraftan bazı insanlar bu ifadeyi kullanmak için o kadar ihtiyatlı davrandılar ki, kendileri açısından birçok risk taşıyan bir ifade olmasına rağmen onlar, herhangi bir yerdeYahudi'yi isim olarak kullanarak toplum gündemine damga vurdular. "Konseyde şu anda birkaç Yahudi var" gibi kabul edilemez bir cümlede, Yahudi halkı veya Yahudi kökenli kişiler gibi bir dolaylı ifadenin ikame edilmesi, kullanıldığında Yahudilerin 'olumsuz bir çağrışımına sahip olduğunu' ima ettiği için kendi başına bir suç oluşturabilir.[60]
Yahudilik, diğer çok uluslu dinlerden (İslam,Hristiyanlık,Budizm, v.b.) ziyade yalnızca Yahudi milletinin[22][23][24][61][62][63] veetnisitesinin sahip olduğukültürün, ortak özelliklerini içeren bir çeşitmistikdindir.[64][65][66] Kimliğe yönelik kimin Yahudi olduğunun tanımını yapmak, dinî veya ulusal bir yaklaşımın kullanılmasına bağlı olarak değişiklik göstermektedir.[67][68] Günümüzde genel olarak Yahudiler için üç grup bakış açısı kullanılır: dini takip edip etmediklerine bakmaksızın Yahudi bir ailede doğanlar, Yahudi atalara veya soylara sahip olanlar, herhangi bir Yahudi atalara veya soylara sahip olmayıp evlilik yolu ile Yahudiliğe kabul edilmiş insanlar.[69]
Geleneksel olarak Yahudi kimliğinin tarihsel tanımı, kişi ana soyununhalakhatik dönüşümlerine dayanmaktadır. Kimin Yahudi olduğuna karar veren bu tanımlar, Sözlü Tevrat'ının MS 200'dekiBabil Talmud'una yazılmasına kadar uzanmaktadır.Tanah'ınTesniye 7:1‐5 gibi bölümleri, Yahudiler ve yerli Kenanlılar arasındaki evliliklere karşı bir uyarı olarak kullanıldı. Bu konuyla ilgiliYHVH'nin emri şöyledir: "Yahudi olmayan koca ile yapılan evlilik, hiç kuşkusuz çocuklarınız benden yüz çevirmesine neden olacak ve putlara tapmalarına sebebiyet verecektir!".[31]Levililer 24:10 2 Ağustos 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.'da ise İbrani bir kadın ileMısırlı bir adamın evliliği sonucu doğan erkek çocuklarının "İsrailliler arasında" olduğu anlatılır. Bu,Babil'den dönen İsraillilerin Yahudi olmayan eşlerini ve çocuklarını bir kenara bırakmaya yemin ettikleriEzra 10:2‐3 16 Ocak 2021 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi. ile tamamlanmaktadır.[70][71] Popüler bir diğer teori ise esaret altındaki bir kısım Yahudi kadınlara tecavüz edilmesi nedeniyle 'Yahudi kimliği' yasasının annelik soyundan miras alınmasını iddia eder. Ancak bilimciler bu teoriye sürgün öncesi dönemdekiTalmud yasasının kurulmasına atıfta bulunarak karşı çıkmaktadır.[72] Diğer bir argüman ise: Hahamların, Romalı askerlerin Yahudi kadınlara yönelik yaygın tecavüzü nedeniyle babasoylu soy yasasını, anasoylu soy yasasına değiştirdiğidir.[73] 18 ve 19. yüzyılın sonlarındaki anti-dinciHaskala hareketi, Yahudi kimliğinin geçmişten bu yanahalakhatik yorumlanmasına karşı çıktı ve meydan okundu.[74]
Yahudilerin kökeni için yeniden yapılanması bir gerçekliğe dayalı sonuç elde etmeye çalışmak zor ve karmaşık bir çabadır. Bu çabalar, en az on Yakın Doğu dilinde yazılmış çok sayıda ve çeşitte belgeleri kullanarak en az 3000 yıllık eski insanlık tarihini incelemeyi gerektirir. Arkeolojik keşifler, farklı disiplinlerden gelen araştırmacıların ve akademisyenlerin çalışmalarına dayandığından amaç, en tutarlı teoriye odaklanarak tüm olgusal verileri yorumlamaktır. Yahudilerin kökenine dair biyolojik ve etnogenetik bulgular, arkeolojik veya tarihsel metin kayıtlarının yanı sıra dinî, edebî veya mitolojik çalışmalar ile de bulunabilir. Yahudilerin, izi sürülen asıl etnik kökenininLevant'dakiSami halkı olanİbranilere ve onların inanç edinmiş varyantları olanİsrailoğullarına dayandığı doğrulanmıştır.[79] Modern Yahudilerin etnik ve terimsel kökeninin ise İsrailoğuYehuda'dan geldiği arkeolojik ve tarihsel bulgularca doğrulanmıştır.[80][81][82][83][84][85] İbranilerin babası olarak bilin İbrahim'in (abram) annesininammonlu/ammonit babasınınHitit olduğu iddia edilir bununla ilgili Tevrat'taki şu ayetler örnek gösterilir: d) Peygamber Hezekiel Yeruşalim'e seslendi ve şöyle dedi: "Senin kökenin ve doğumun Kenan diyarından, baban Ammonlu/ammonit ve annen Hitit.
Ve Tevrat İbrahim'in yaşadığı yer ve toplum hakkında kısaca verdiği bilgilerin özeti şudur: Kasdim'de hem de babasının evi Asur veya Keldani dili konuşulurdu, Aram Nahrim'de ailesinin ikamet ettiği topraklarda Aramca ve yaşadığı Kenan diyarında konuşurdu. Kenan dilinde, yani Fenikelilerin dilinde konuşuyordu. Buna göre Yahudilerin atası olan israiloğulları yanisi İbranilerin hitit ve ammonlu soyundan geldiği sonucuna vardırılabilir.[86]
Tanah anlatılarına göre Yahudilerin kökeni, Kenan'da yaşayan İbrahim, eşiSarah, oğluİshak, torunu Yakup ve Yakup'un eşi ve Yehuda'nın annesiLeah'ın soyundan gelir ve bu atalardan birçok defa bahsedilir.On İki Kabile'nin kurucularının ise Yakup'unon iki oğlu olduğu yazılır. Yakup'un oğluYusuf'un Mısır Azizi olmasından sonra Yakup ve ailesi Kenan'dan Eski Mısır'a göç ettiler. Mısır'da yaşayan ve zamanla köleleştirilen İbrahim'in, İshak'ın ve Yakup'un torunları olan İsrailoğulları,Musa önderliğindeMısır'dan çıktı ve Kenan'a geri döndü.
Ağlama Duvarı'nda ibadet eden YahudilerSüleyman Mabedi'nin Kutsal Kitaplardaki tasvirlere dayanılarak hazırlanan çizimiTanah okuyup ibadet eden birİsrail askeri, Asael Lubotzky
Yahudiler'in kökeni, geçmişsel olarakMÖ 2.milenyumdaİbrahim,İshak veYakup'a (İsrail) kadar uzanır.[87]MÖ 1200 yılları civarına ait olduğu saptananMerneptah Steli, ilk tek tanrılı din olan Yahudiliğin[88] binlerce yıllık süre zarfında geliştiği İsrail Diyar'ında yaşayan Yahudi halkından bahsedilen en eski arkeolojik kayıtlardan biridir.[89] Kutsal kitaplardaki kayıtlara göre, ilk olarak Othniel Ben Kenaz'danSamson'a kadar geçen dönemde Biblik yargıçların yönetiminde, ardından daKral Davud'unKudüs'ü aynı zamanda Birleşik Monarşi olarak bilinen,İsrail veYehuda Birleşik Krallığı'nın başkenti yaparakİsrailoğulları'nin buradan yönettiği MÖ 1000 yılı civarında olmak üzere çeşitli dönemlerde Yahudiler bağımsız yaşamışlardır.[90]
Milattan önce 970 yılında, Davud'un oğluSüleyman İsrail Kralı olmuştur.[91] On yıl içinde, Süleyman Birinci Tapınak olarak bilinen Kutsal Tapınak'ı inşa etmeye başlamıştır. Süleyman'ın ölümünün ardından (MÖ 930 civarı) kuzeydeki on kabile İsrail Krallığı'ndan ayrılmıştır.[92] Milattan önce 722'de,Asurluların İsrail Krallığı'nı fethederek burada yaşayan Yahudileri sürmeleri ile Yahudi diyasporası da başlamıştır.[93] Hareketlilik ve seyahat imkânlarının kısıtlı olduğu bir dönemde, Yahudiler ilk ve en dikkat çekici muhacirler olmuştur.
Birinci Tapınak dönemi, MÖ 586 yılı civarında,Babillilerin Yehuda Krallığı'nı fethederek Kudüs Tapınağı'nı yıkmaları ile son bulmuştur.[94]Babil Sürgünü'nde geçen elli yılın ardından, MÖ 538 yılında,Pers KralıBüyük Kiros Yahudilerin Kudüs'e geri dönerek şehri ve kutsal tapınağı yeniden inşa etmelerine izin verir. İkinci Tapınak'ın inşası Birinci Tapınak'ın yıkılmasından yetmiş yıl sonra MÖ 516 yılında,I. Darius'un hükümdarlığı sırasında tamamlanmıştır.[95][96] İsrail Diyarı,Büyük İskender'in Pers İmparatorluğu'nu fethetmesi ileHelenistik Yunanların, ardındanPtolemaios Hanedanı'nın, sonra daSelevkos İmparatorluğu'nun kontrolü altına girmiştir.
Selevkos İmparatorluğu'nun, Kudüs'ü Helenleşmiş bir şehir devlet olarak yeniden düzenleme teşebbüsü, Kohen Gadol Mattathias ve beş oğlununIV. Antiokhos Epiphanes'e karşı gerçekleştirdiğiMakkabi ayaklanması ile son bulmuştur. Milattan önce 152 yılında Haşmonayim Krallığı'nı kuran Mattathias, Kudüs'ü bir defa daha başkent yapmıştır.[97] Haşmonayim Krallığı yüz yıldan uzun süre ayakta kalmışsa da, gücünü artıranRoma İmparatorluğu'nun tahta geçirdiğiHerod'un krallığında bir uydu devlet hâline gelmiştir.Herod Krallığı da yüz yılı aşkın bir süre ayakta kalmıştır.[98] Milattan sonra 70 yılındakiYahudi-Roma savaşları'nın ilkini başlatanBirinci Ayaklanma'da ve MS 135 yılındakiBar Kohba ayaklanmasında Yahudilerin yaşadığı yenilgiler diasporanın gerek coğrafi yayılımını gerekse nüfusunu artırmıştır. Kayda değer sayıda Yahudi İsrail Diyar'ını terk etmiş, sürülmüş veya köle edilerek Roma İmparatorluğu'nun dört bir yanında satılmıştır.[99] O dönemden itibaren, Yahudiler baştaAvrupa,Orta Doğu ve çevresi, daha sonraları daKuzey Amerika olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde yaşamıştır. Yaşadıkları çeşitli ülkelerde de, ayrımcılık, baskı, yoksulluk, hatta soykırım (bkz.Antisemitizm,Holokost) dönemlerinden sağ çıkmayı başarmışlardır. İslam hakimiyeti altındakiİspanya vePortekiz, Yahudi Aydınlanması (Haskala) dönemiAlmanya vePolonya'sı ileBirleşik Krallık,Amerika Birleşik Devletleri veAvustralya gibiliberal veyaanayasal demokrasi geleneğine sahip ülkelerin de aralarında bulunduğu çeşitli yer ve zamanlarda, kültürel, ekonomik ve bireysel refah dönemleri de yaşamışlardır.[100]
İbraniceYehudi (çoğulYehudim) ismi başlangıçtaYehuda kabilesine atıfta bulunmak üzere kullanılmaktaydı.[101] Ancak, Kuzey İsrail Krallığı'nın Güney İsrail Krallığı'ndan ayrılmasının ardından, Güney Krallığı içindeki hakim kabilenin adını alarak,Yehuda Krallığı olarak isimlendirilmeye başlamıştır.[102] Terim başlangıçta Güney Krallığı halkına gönderme yapmış olsa da,B'nei Yisrael (İsrailoğulları) terimi hâlen her iki grup için de kullanılmaktaydı. Asurluların Kuzey Krallığı'nı fethetmesinin ardından Güney Krallığı'nın tek İsrail devleti olarak kalması ileYehudim kelimesi zamanla sadece Yehuda kabilesi veya Krallığı'nı değil, Yahudi halkının tümünü belirtmek için kullanılmaya başlamıştır. Yahudiliğin Kutsal KitabıTanah'ta ise tüm Yahudi halkına atıfta bulunmak amacı ile ilk olarakEster Kitabı'nda kullanılmıştır.[57]
Dünyadaki Yahudi nüfus içinde, büyük ölçüde esas İsrailoğlu nüfusundan ayrılan kolların yerleştikleri farklı coğrafi bölgelerde birbirinden bağımsız evrimlerden geçmelerinden kaynaklanan, belirgin etnik bölünmeler bulunmaktadır.Eski Dünya'nın dört bir yanındaki çeşitli yerlerde Yahudi yerleşimciler tarafından çok sayıda Yahudi cemaati kurulmuş, bunlar arasında sıklıkla çok uzun mesafeler bulunduğundan cemaatler birbirinden genellikle uzun süre etkin bir şekilde tecrit olmuştur. Yahudi diasporasının ilk binyılı boyunca, cemaatler yerel çevrelerinin siyasi, kültürel, doğal ve nüfusa dayalı etkisi altında gelişmiştir. Yahudiler arasındaki bu farklılıklar, günümüzde dilsel çeşitlilik, farklı damak tatları, litürjik uygulamalar ve dini yorumlar gibi noktaları içine alan her bir cemaatin Yahudiliğini kültürel olarak ifade etme tarzlarının yanı sıra zaman içinde dışarıdan alınan genetik katkının dereceleri ve kaynaklarında da görülebilir.[103]
Yahudiler sıklıkla iki ana gruptan biri ile özdeşleştirilir:Aşkenaz (çoğ.Aşkenazim), yani "Almanlar" (Orta Çağ İbranicesi'nde "Almanya" anlamına gelen Aşkenaz, bu grubunOrta Avrupa'daki temellerine gönderme yapar) ve Sefarad (çoğ.Sefardim) veya "İspanyollar" (İbranice'de "İspanya" veya "İberya" anlamına gelen Sefarad, bu grubun İspanya ve Portekiz'deki temellerine gönderme yapar). Ortadoğu ve Kuzey Afrika'yı kapsayan bir coğrafyaya yayılan ve çeşitlilik içeren bir Yahudi grubunu içine alanMizrahiler ya da "Doğulular" (İbranice'de Mizrah "Doğu" demektir) ise, üçüncü büyük grubu oluşturmakla birlikte litürjik sebeplerden ötürü kimi zaman Sefarad grubu içinde anılmaktadır.[104]
Tüm bu gruplar arasındaki ayrımlar takribidir ve aralarında her zaman keskin sınırlar bulunmaz. Örneğin, Mizrahiler, aslında birbirlerine yukarıda sayılan gruplardan daha yakın olmayanKuzey Afrika,Orta Asya,Kafkaslar ve Ortadoğu'daki Yahudi topluluklarından oluşan hetorojen bir gruptur. Öte yandan, Sefaradlardan bağımsız bir gelişme sürecinden geçmiş olmalarına rağmen, günümüzde litürjik tarzlarındaki benzerliklerden ötürü Mizrahilere kimi zaman Sefarad denmektedir. Mizrahiler arasında,Irak Yahudileri,Mısır Yahudileri,Berberi Yahudiler,Lübnan Yahudileri,Kürt Yahudileri,Libya Yahudileri,Suriye Yahudileri,Buhara Yahudileri,Dağ Yahudileri,Gürcü Yahudileri,İran Yahudileri ve diğer gruplar da vardır. Yemen ve Umman'dan gelenTemaniler de kendilerine özgü bir litürjik tarza sahip olmalarına ve Mizrahilere kıyasla cemaat dışından farklı genetik katkı almış olmalarına rağmen bazen bu gruba dahil edilirler. Ayrıca, 1490'lı yıllarda İspanya ve Portekiz'den gönderildikten sonra Ortadoğu ve Kuzey Afrika'ya yerleşen Sefarad Yahudileri ile bu bölgelerde eskiden beri yaşamakta olan Yahudi toplulukları arasında da ayrım yapılmaktadır.[105]
Tüm bu çeşitliliğe rağmen, günümüzde Yahudilerin büyük kısmını, dünyadaki Yahudilerin %70'i (II. Dünya Savaşı veHolokost'tan önce bu oran %90'a yakındı) ile Aşkenaz Yahudileri oluşturmaktadır. Avrupa dışına yoğun göç verdiklerinden, Aşkenaz Yahudileri Amerika Birleşik Devletleri,Kanada,Arjantin,Avustralya veBrezilya gibi ülkelerin bulunduğuYeni Dünya'daki Yahudilerin de çok önemli bir kısmını teşkil ederler. Kuzey Afrika'dan Fransa'ya göç eden Mizrahiler, bu ülkede Aşkenaz ve Sefarad Yahudi nüfusunu geçmiştir.[106] Tüm Yahudi gruplarının temsil edildiği tek Yahudi nüfusu, her bir grubun dünyadaki toplam Yahudi nüfusu içindeki oranından bağımsız olarak bir erime potası içinde bir araya geldiği İsrail'dedir.[107]
Tel Aviv Üniversitesi tarih bölümü öğretim üyelerinden Prof. Dr.Şlomo Sand, 2008 yılında kaleme aldığıYahudi Halkı Nasıl İcat Edildi[108] (The Invention of the Jewish People) adlı, İsrail'de aylar boyunca en çok satılanlar listesinde kalan eserinde, Yahudilerin paylaşılmış ırksal veya biyolojik geçmişe sahip bir ulus oluşturmadıklarını kanıtlamayı hedeflemiştir. Her iki uçtan suçlama ve övgülerle karşılanan kitapta yazar, Yahudilerin İsrail topraklarında hak iddia etmelerinin önüne geçmeyi amaçladığını da belirtmiştir. Çalışmada ayrıca, ilk kez 19. yy. tarihçilerince ileri sürülmüş bir kuram yeniden canlandırılıyordu.Amerika Kıtasındaki Yahudilerin yüzde doksanının köklerini bağladıkları Orta ve Doğu Avrupalı Yahudilerin soyunun, 8. yüzyılda Kafkaslarda bir imparatorluk kurmuş ve çoğunlukla Yahudi dinine geçmiş birTürk boyu olanHazarlardan geldiğidir.[109] Hazar kökeni savı, yazar ve tarihçilerin ilgisini çeken bir konudur ve bilimsel çevrelerde hâlen tartışılmaktadır. ÖrneğinArthur Koestler bu konu bağlamında, Yahudi düşmanlığıyla mücadele de edebileceği umuduyla,Onüçüncü Kabile[110] kitabını yazdı ve çağdaş Yahudilerin, soyu Hazarlardan geliyorlarsa, İsa'nın çarmıha gerilmesinden sorumlu tutulamayacaklarını ileri sürdü. Ancak genetik araştırmalar bu kuramın devre dışı kalmasına neden olmuştur.[111]
Dünyadaki farklı Yahudi grupları tarafından sergilenen bariz kültürel ve fiziksel çeşitliliğe rağmen, yapılan genetik çalışmalar bu topluluklarıngenetik olarak birbirleri ile akraba olduklarını, coğrafi kollara ayrılarak ardından birbirinden bağımsız evrelerden geçmiş ortak birİsrailoğlu soyundan geldiklerini ortaya koymuştur.[112]
Amerika Birleşik Devletleri'ndekiUlusal Bilimler Akademisi tarafından yayımlanan bir çalışmada, "Avrupa, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki Yahudi topluluklarının babadan gelenY kromozomugen havuzlarının kaynağının Ortadoğu'da yaşamış olan ortak bir grup olduğu" bulgusuna ulaşılmış ve "çoğu Yahudi topluluğunun Diaspora sırasında ve sonrasında çevrelerindeki Yahudi olmayan topluluklardan nispeten tecrit hâlinde kaldığı" sonucuna varılmıştır.[112] Diasporanın dünyanın dört bir yanına dağılmış olmasına rağmen, günümüzde Yahudiler arasında buldukları kayda değer genetik benzerlik araştırmacılar tarafından da şaşırtıcı bulunmuştur.[112]
Buna ek olarak,DNA testleri çeşitli etnik Yahudi gruplarının çoğunda son 3.000 yıl içinde diğer topluluklara kıyasla çok daha az karma evlilik yapıldığını ortaya koymuştur.[113] Bulgular, Yahudiler'in ortaya çıkışını sürgündeki İsrailoğulları ile ilişkilendiren geleneksel inanışı desteklerken dünyadaki Yahudi topluluklarının birçoğunun ya da çoğunluğunun, tarihiHazarlar örneğinde olduğu gibi, Yahudi inancını benimseyen Yahudi soyundan gelmeyen gruplar tarafından kurulduğu teorileri ile de ters düşmektedir.[113][114] Her ne kadar Hazarlar gibi gruplar modern Yahudi toplulukları -Hazarların durumunda Aşkenazlar- tarafından massedilmiş olabilirse de, bu grupların modern Aşkenaz Yahudileri'nin büyük bir oranını oluşturmuş olmaları düşük bir ihtimalken, Aşkenaz Yahudileri'nin kurucusu olma ihtimalleri ise bundan da azdır.[115]
İsrailoğlu kökeninin temel örneği dahi yeni çalışmalar ile kimi Yahudi toplulukları için yeniden gözden geçirilmeye başlamıştır. Bundan önce, dünyadaki Yahudi topluluklarında belirlenen İsrailoğlu kökeni sadeceOrtadoğu'dan göç ettikten sonra yerleştikleri yerlerde "kendilerine eş olarak alıpYahudiliğe döndürdükleri yerel halktan kadınlar" ile bugün bilinen toplulukları kuran erkeklere dayandırılmaktaydı.[116] Aşkenaz Yahudileri'ni konu alan bir araştırmada, erkek kuruculara ek olarak, kayda değer sayıda kadın kurucunun da Ortadoğu kökenli olabileceği, mevcut Aşkenaz nüfusunun yaklaşık %40'ının anne tarafından sadece dört kadından veyaMS birinci ve ikinci yüzyıllarda Yakın Doğu'dan gelen "bir İbrani/LevantenmtDNA havuzuna dayanması muhtemel" "kurucu soylara" uzandığı ortaya atılmıştır.[116]
Yahudi grupların birbirinden ayrıldığı noktalar büyük ölçüde ev sahibi toplulukların genetik katkısının kaynağı ve oranına dayanır.[117][118] Örneğin, Temaniler gen havuzlarına girmiş olan Sahra altı Afrika gen tiplerinin oranı ile gerek diğerMizrahiler'den gerekse de Aşkenaz Yahudilerin'den ayrılırlar.[117] Yemenliler arasında, son 3.000 yılda ortalama soy karışımı %35'tir.[117] Yerel Yemenli ve İsrailli atalara sahip[118] geleneksel olarak Arapça konuşan bir topluluk olarak Yemenli Yahudiler de bulgulara dahil edilmişse de, Yahudi olmayan Yemenli örneklerin ortalama olarak dörtte biri frekansa sahiptirler.[117] Aşkenaz Yahudilerin'de Avrupa kökenli erkek genetik katkısının oranı, tahminen 80 kuşak boyunca, kuşak başına %0,5 civarında kalmakta, toplam katkı tahmini de "Motulsky'nin %12,5'lik ortalama tahminine çok yakın" çıkmaktadır.[112]
DNA analizi, mabet görevlilerinin çıktığıKohen kabilesinden gelen günümüzdeki Yahudilerin, yaklaşık 3.000 yıl öncesine giden ortak bir atayı paylaştıklarını da belirlemiştir.[119] Bu, dünyanın her yerindeki Yahudi topluluklarında tutarlılık gösteren bir sonuçtur.[119] Araştırmacılar, günümüzdeki kökenlerin en yakın zamandaki ortak atasınınMÖ 1000 (kabaca Kutsal Kitap'ta sözü geçen Mısır'dan Çıkış sırasında) ile Babillilerin Birinci Tapınak'ı yıktıkları MÖ 586 yılları arasında yaşadığını tahmin etmektedir.[120]Aşkenaz veSefarad Yahudilerinden alınan DNA örneklerinin incelenmesinden de benzer sonuçlar elde edilmiştir.[120] Bilimciler, genetik mutasyonları temel alarak ilk mabet görevlisinin yaşadığı zamana dair de bir tahmin ortaya atmışlardır: buna göre, ilk mabet görevlisi kabaca 106 kuşak önce yaşamış, bu ise, her kuşağın ortalama uzunluğunun 25 ya da 30 yıl olarak alınmasına bağlı olarak 2.650 – 3.180 yıl öncesine denk gelmektedir.[120]
Yahudilerin kendi içindeki karşılıklı ilişkilerin ötesinde, diğer bulgular, Y-kromozomu ölçüt olarak alındığında, dünyadaki Yahudi topluluklarınınİsrailli Araplar veFilistinliler ile de yakın akraba olduklarını göstermektedir.[121] Bunlar, isterHristiyanlaşmış, isterse de daha sonralarıİslamlaşmış ve her ikisi de sonunda kültürel olarakAraplaşmış olsunlar, tek bir grup olarak "tarih öncesi çağlardan bu yana bölgede yaşayan bir çekirdek topluluğun [modern] torunlarını" temsil etmektedir. Çalışmalardan birinin yazarları, "incelenen Yahudi olan ve olmayan Ortadoğu toplulukları arasındaki gözlemlenen son derece büyük yakınlı[ğın] … ortak bir Ortadoğu kökeni hipotezini desteklediğini" ifade etmektedir.[112]
Yahudi ulus devleti İsrail, Yahudilerin toplam nüfusun çoğunluğunu oluşturduğu tek ülkedir.[122][123] İsrail, 14 Mayıs 1948 tarihinde bağımsız ve demokratik bir ülke olarak kurulmuştur.[124][125] ParlamentosuKnesset'teki 120 üyenin hâlen 12'si Arap asıllı İsrail vatandaşıdır.[126] 1948 ve 1958 yılları arasında, Yahudi nüfusu 800.000'den iki milyona yükselmiştir.[127] Hâlen Yahudiler 5,4 milyon kişi ile, İsrail nüfusunun %75,8'ini oluşturmaktadır.[128] İlk yıllarında, İsrail Devleti Holokost'tan sağ kurtulanların ve Arap topraklarından kaçan Yahudilerin toplu göçüne de tanıklık etmiştir.[129] İsrail'de birçoğu 1980'lerin sonları ve 1990'ların başlarında İsrail'e hava yoluyla nakledilmiş çok sayıda Etiyopya Yahudi'si de yaşamaktadır.[130] 1974 ve 1979 yılları arasında, yarıya yakını Sovyetler Birliği'nden olmak üzere, 227.258 göçmen İsrail'e gelmiştir.[131] Bu dönemde,Batı Avrupa,Latin Amerika ve Amerika Birleşik Devletleri'nden İsrail'e göçte de artış yaşanmıştır.[132] Aralarında Hindistan Yahudileri ve Holokost'tan kurtularak Amerika Birleşik Devletleri, Arjantin, Avustralya ve Güney Afrika'ya yerleşen Aşkenazlardan bazılarının soyundan gelenlerin de bulunduğu diğer cemaatlerden de İsrail'e bir miktar göç olmuştur. Diğer yandan, ekonomik sorunlar, siyasi koşulların yarattığı hayal kırıklığı ve devam edenArap-İsrail anlaşmazlığı yüzünden kimi Yahudiler de İsrail'den ayrılmıştır. İsrail'den göç eden Yahudiler yordim olarak adlandırılmaktadır.[133]
On dokuzuncu yüzyılın sonlarına doğru Amerika Birleşik Devletleri'ne ve diğer ülkelere göç, Siyonizm'in ortaya çıkması ve bunu takip eden, Rusya'dakipogromlar, Avrupa Yahudilerinin Holokost sırasında katledilmesi ve İsrail Devleti'nin kurulması, ardından da Yahudilerin Arap topraklarından bu ülkeye toplu göçü gibi olayların hepsi de 20. yüzyıl sonuna kadar dünya Yahudilerinin nüfus merkezlerinde önemli değişiklikler yaşanması ile sonuçlanmıştır.[134]
20. yüzyılın başına aitRoşaşana kutlama kartında, ellerinde bohçaları ile Rusya Yahudiler'i, kendilerine kucak açarak onlarıAmerika Birleşik Devletleri'ne davet eden Amerikalı akrabalarına bakıyorlar. 1881-1924 yılları arasında, iki milyonu aşkın YahudiRus İmparatorluğu'ndakipogromlardan kaçarak Birleşik Devletler'e sığınacaktı[135]
Hâlen, dünyadaki en büyük Yahudi cemaati, yaklaşık 5,3 milyon kişi ile Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunmaktadır. Yine Amerika kıtasındaki Kanada, Arjantin ve Brezilya'da da büyük Yahudi cemaatleri varken,Meksika,Uruguay,Venezuela,Şili ve diğer birçok ülkede ise daha küçük cemaatler varlığını sürdürmektedir. (bkz.Latin Amerika'daki Yahudilerin tarihi).[128]
Batı Avrupa'daki en büyük Yahudi cemaati ise, büyük bölümünüCezayir,Fas veTunus gibi Kuzey Afrika'daki Arap ülkelerinden gelen göçmen ya da mültecilerin (ve onların soyundan gelenlerin) oluşturduğu 490.000 Yahudi'nin yaşadığı Fransa'dadır.[136] Birleşik Krallık'ta 295.000 Yahudi yaşamaktadır. Doğu Avrupa'da, eskiSovyetler Birliği topraklarında 350.000 ila bir milyon arasında Yahudi'nin yaşadığı tahmin edilmekteyse de, kesin bir rakam vermek zordur. İsrail dışında, dünyada en hızlı büyüyen Yahudi cemaati, Almanya'da, özellikle de başkentBerlin'deki cemaattir. Bunun nedeni ise,Berlin Duvarı'nın yıkılmasından bu yana, eskiDoğu Bloğu'ndan on binlerce Yahudi'nin Almanya'ya yerleşmesidir.[137]
1945 yılında, Kuzey Afrika ve Ortadoğu'daki Arap ülkelerinde 900.000 civarında Yahudi yaşamaktaydı. İsrail'in kuruluşunun ardından ortaya çıkanSiyonizm karşıtlığı ile başlayan sistematik baskılar[138] bu Yahudilerin neredeyse tümünün 1950'li yıllarda İsrail'e, Kuzey Amerika'ya ve Avrupa'ya kaçmasına yol açmıştır (bkz.Yahudilerin Arap topraklarından toplu göçü). Günümüzde, Arap ülkelerinin tümünde kalan Yahudilerin toplam sayısı sadece 8.000'dir.[139]
1979 devrimi öncesinde 100.000 kişilik Yahudi nüfusuna sahip olan İran'da ise, 10.800 Yahudi yaşamaktadır. Devrimden sonra, İran Yahudilerinin bir kısmı İsrail ve Avrupa'ya göç etmişse de, çoğunluk (Yahudi olmayan İranlı yurttaşları ile birlikte) Amerika Birleşik Devletleri'ne, özellikle de ana topluluğun Tahrangeles olarak adlandırıldığıLos Angeles'a göç etmiştir.
Avrupa, Amerika, Ortadoğu ve Asya'nın geriye kalanı dışında, Avustralya veGüney Afrika'da da oldukça büyük Yahudi toplulukları bulunmaktadır.[139]
Antik Yunan'dan bu yana, Yahudilerin bir kısmı gönüllü veya zorunlu olarak kendilerini çevreleyen, Yahudi olmayan toplumlarla asimile olmuş, Yahudiliği uygulamayı bırakmış, kültürünü ve dilini unutmuş, Yahudi kimliğini kaybetmiştir.[140]Asimilasyon tüm bölgelerde ve tüm zaman dilimlerinde gerçekleşmiş,[140] hatta Çin'deki Kaifeng Yahudileri gibi, kimi Yahudi cemaatleri tümüyle yok olmuştur.[141] 1700'lerdeki Yahudi Aydınlanması'nın (bkz.Haskala) ortaya çıkışı, sonrasında da 1800'lü yıllarda Avrupa ve Amerika'daki Yahudi gruplarının serbestliğe kavuşması ile bu durum ivme kazanmış, Yahudileri laik toplumda daha fazla rol oynamaya ve bu toplumun bir parçası olmaya teşvik etmiştir. Bunun sonucunda da Yahudilerin cemaat dışından eşler ile evlenmeleri ve Yahudi cemaatinde katılmamaya başlamaları, giderek artan bir asimilasyon eğilimini de beraberinde getirmiştir.[142] Dinler arası evlilik oranları ülkeden ülkeye önemli farklılıklar göstermektedir: Amerika Birleşik Devletleri'nde %50'nin hemen altında,[143] Birleşik Krallık'ta %53 civarında, Fransa'da %30 civarında olan karma evlilikler,[144] Avustralya ve Meksika'da %10'a kadar düşebilmektedir.[145][146] Birleşik Devletler'de, karma evliliklerden olan çocukların sadece üçte biri kendini Yahudilik dini ile ilişkilendirmektedir.[137] Bunun sonucunda da, Yahudilerin içinde yaşadıkları ülkelere asimile olmaya devam etmesi yüzünden, Diyaspora'daki birçok ülkedeki dinen Yahudi olan nüfusu sabit kalmakta veya hafif bir düşüş eğilimi göstermektedir.
Tarih boyunca birçok hükümdar, imparatorluk ve ulus, toprakları üzerinde yaşayan Yahudilere baskı uygulamış ya da onları tümüyle ortadan kaldırmaya çalışmıştır. Bu amaçla, Yahudilerin ülkeden kovulmasındansoykırıma kadar uzanan bir yelpazede farklı yöntemler uygulanmış, ülkelerin içinde, sıklıkla bu aşırı yöntemlerin tehdidi muhalefeti sindirmeye yetmiştir.Antisemitizmin tarihi, Yahudilerin katli ile sonuçlananBirinci Haçlı Seferi'ni;[147]Torquemada'nın önderliğindekiİspanyol Engizisyonu ilePortekiz Engizisyonu'nu ve bunların Yeni Hristiyanlar veMarrano Yahudilerine yönelik zulüm ve idamları;[148] Ukrayna'daBohdan Hmelnitski'ninKazaklarının gerçekleştirdiği katliamları;[149] RusÇarları tarafından desteklenen pogromları[150] ve Yahudilerin yerleşmiş oldukları İspanya, Portekiz, İngiltere, Fransa, Almanya ve diğer ülkelerden kovulmalarını da içine almaktadır.[151] Yapılan zulümler, 1942 ile 1945 yılları arasındakiHolokost'ta yaklaşık 6 milyon Yahudi'nin katledilmesi ile sonuçlananAdolf Hitler'inNihai Çözümü ile doruk noktasına ulaşmıştır.[152]
James Carroll'a göre, "Yahudiler Roma İmparatorluğu'nun toplam nüfusunun %10'unu teşkil ediyordu. Bu orana göre, şayet diğer etkenlerin müdahalesi olmasaydı bugün dünyada 13 milyon yerine 200 milyon Yahudi olacaktı."[153] Elbette, nüfus artış oranı, salgın hastalıklar, göç, asimilasyon ve din değiştirme gibi diğer birçok karmaşık demografik etken de küresel Yahudi nüfusunun mevcut boyutu üzerinde önemli roller oynamıştır.
Her ne kadar Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerindeki Yahudi nüfusları son dönemde göç sayesinde artmışsa da, doğal nüfus artış dinamiklerine bağlı olarak sürekli büyüme kaydeden tek Yahudi nüfusu İsrail'de bulunmaktadır. Diasporadaki hemen her ülkede, genel Yahudi nüfusu düşer veya sabit kalırken üyeleri sıklıkla dini sebeplerden ötürü doğum kontrolünden sakınanOrtodoks veHaredi cemaatleri hızlı nüfus artışı yaşamaktadır.[154]
Ortodoks veMuhafazakâr Yahudilikte, Yahudi olmayanların Yahudiliğe geçişine izin verilmese de, birçok Yahudi grubu, Diasporadaki asimile olmuş Yahudi cemaatlerine ulaşarak Yahudi kökenleri ile yeniden bağ kurmalarını sağlamaya çalışmaktadır. Ayrıca,Reform Yahudiliği ilke olarak, dine yeni üyeler kazandırmaya olumlu bakmaktadır. Ancak, Reform Yahudiliği bu alandaki enerjisini aktif olarak yeni üyeler aramaktan ziyade karma evlilik yapan Yahudilerin eşlerine ulaşmaya çalışmaya harcamakla yetinmiştir.[155] Ortodoks hareketler arasında ise, laik Yahudilere daha güçlü bir Yahudi kimliği kazandırarak karma evlilik ihtimalini azaltmaya yönelik çabalar görülmektedir. Bu ve diğer Yahudi grupları tarafından son 25 yılda yürütülen çalışmalar sonucunda, laik Yahudilerin dini akidelerini daha fazla yerine getirme eğilimine girdiği,Baal Teşuva adıyla bilinen hareket ortaya çıkmışsa da, bu eğilimin demografik sonuçları tam olarak bilinmemektedir.[156] Ayrıca, Yahudi olmak yönünde ilerleme kararı alan Yahudi olmayanlar arasında daJews by Choice (Yahudi Olmayı Seçenler) hareketi de büyümektedir.[157]
Yahudiliğin litürjik dili, İbrani kutsal metinlerinin (Tanah) yazıldığı ve yüzyıllardır Yahudi halkının günlük konuşma dilini oluşturanİbranicedir (İbranice'de "kutsal dil" anlamına gelenlaşon ha kodeş tabiri ile adlandırılır). Milattan önce 5. yüzyıla gelindiğinde, İbraniceye çok yakın olanAramice de Yehuda'da konuşulan bir diğer dil olmuştur.[158] Milattan önce 3. yüzyıl itibarıyla, Diyaspora'daki Yahudiler Yunanca konuşuyordu.[159] Modern İbranice, Arapça ile birlikte, İsrail Devleti'nin iki resmî dilinden biridir.[160]
Konuşma dili olarak İbranice, 1881 yılında Filistin'e gelenEliezer Ben-Yehuda tarafından yeniden diriltilmiştir. O zamana kadar yaklaşık on altı yüzyıl boyunca, İbranice neredeyse sadece litürjik dil ve Yahudilik üzerine yazılmış çoğu kitabın dili olarak kullanılır,Şabat'ta az sayıda insan İbranice konuşur olmuştu.[161] Yüzyıllar boyunca, dünyanın her yerindeki Yahudiler göç ettikleri bölgelerin yerel veya hakim dillerini kullanmış, sıklıkla da ayrı dialektler geliştirmiş veya yeni bağımsız dil kolları yaratmışlardır.Yidiş, Orta Avrupa'ya göç eden Aşkenaz Yahudileri tarafından geliştirilen Yahudi-Alman dili,Ladino ise,İber Yarımadası'na göç eden Sefarad Yahudileri tarafından geliştirilen Yahudi-İspanyol dilidir. Holokost'un Avrupa Yahudileri üzerindeki yıkıcı etkisi, Yahudilerin Arap topraklarından toplu göçü ve dünyanın dört bir yanındaki diğer Yahudi cemaatlerinden yoğun göç gibi birçok etkene bağlı olarak, aralarında Gruzinik, Yahudi Arapçası, Yahudi Berbericesi, Kırımçakça, Yahudi Malayalamı ve birçok dilin bulunduğu çoğu cemaatin antik ve farklı Yahudi dili terk edilmiştir.[5]
Günümüzde Yahudiler tarafından en yaygın olarak konuşulan üç dil İngilizce, Modern İbranice ve Rusçadır. Fransızca ve İspanyolca gibi bazı Latin dilleri de yaygın olarak kullanılmaktadır.[5]
Takipçilerine hem uygulamada hem de inançlarında yol gösterenYahudilik, sadece bir din değil bir "dünya görüşü"[162] olarak da görülür. Dolayısıyla Yahudilik, Yahudi kültürü ve Yahudi kimliği arasında açık bir ayrım yapılması da oldukça zordur. Tarih boyunca, antik Helenistik dünya,[163] Aydınlanma Çağı (bkz.Haskala)[164] öncesi ve sonrası Avrupa, İslam yönetimindekiİspanya vePortekiz,[165] Kuzey Afrika ve Ortadoğu,[165] Hindistan[166] ve Çin[167] ya da günümüzdekiAmerika Birleşik Devletleri[168] ve İsrail[169] gibi çok farklı çağlar ve yerlerde hiç de dini olmadığı halde bir açıdan Yahudilere has olan kültürel fenomenler gelişmiştir. Burada rol oynayan etkenlerin kimileri dinden ziyade Yahudiliğin kendi içinden gelirken, kimileri Yahudilerin veya belirli Yahudi topluluklarının çevreleri ile etkileşiminden, kimileri de bu toplulukların kendi içlerindeki sosyal ve kültürel dinamiklerden kaynaklanmaktadır. Bu durum, her bir cemaate has birbirinden oldukça farklı Yahudi kültürlerinin ortaya çıkmasına neden olmuşsa da bunların her biri en az diğerleri kadar özgün bir şekilde Yahudilere aittir.[170]
Yahudilerin 23 Ağustos 1614 tarihindeFrankfurt'tan kovulmalarını betimleyen bir çizim. Metinde şunlar yazıyor: "Şehrin çıkışında genç ve yaşlı 1380 kişi sayıldı."Romalıların Yahudileri, anavatanları olanYahuda veİsrail Krallığı topraklarından zorunlu göçe zorlaması ile, çizdikleri göç yolları.
Yahudiler, tarihleri boyunca gerek anavatanlarından gerekse daha sonra üzerinde yaşadıkları birçok defa bölgelerden doğrudan ya da dolaylı olarak çıkarılmışlardır. Hem göçmen hem de mülteci (bkz.Yahudi mülteciler) olarak yaşadıkları bu deneyim, Yahudi kimliğini ve dini uygulamalarını birçok yönden şekillendirmiş, bu yüzden de Yahudilerin tarihinde önemli bir unsur olmuştur.[171] Bu tür göçlerin kısmi bir listesi aşağıdadır:
İsrailoğulları, Çıkış kitabında da belirtildiği gibi, antik Mısır'dan çıkışı (Exodus: Yunancada "ayrılış" veya "çıkış" anlamına gelir) gerçekleştirmişlerdir.[173]
İsrail Krallığı'nın sakinleri, Asurlular tarafından daimi sürgüne gönderilmiş ve tüm dünyaya (ya da en azından bilinmeyen bölgelere) dağılmışlardır.[174]
Yehuda Krallığı'nın sakinleri, Babilliler tarafından sürgün edilmiş,[175] daha sonra,Ahameniş İmparatoru Büyük Kiros'un hükümdarlığı döneminde, Yehuda'ya geri gönderilmişler,[176] ancak Roma İmparatorluğu tarafından yeniden sürgün edilmişlerdir.[177]
Yahudi diasporasının Roma İmparatorluğu döneminde başlayan 2.000 yıllık dağılmışlığı başlamıştır. Bu dönemde, Yahudiler Roma topraklarının dört bir yanına dağılmışlar, bir bölgeden diğerine sürülmüş, dinlerini özgürce uygulayacak kadar serbest yaşayabildikleri yerlere yerleşmişlerdir. Diaspora süresince, Yahudi yaşamının merkezi Babil'den[178] İber Yarımadası'na,[179] buradan Polonya'ya,[180] Amerika Birleşik Devletleri'ne[181] veSiyonizm sonucunda da İsrail'e kaymıştır.[182]
Orta Çağ ve Aydınlanma dönemi Avrupa'sında pek çok defa yaşadıkları topraklardan kovulmuşlardır: 1290'da 16.000 Yahudi İngiltere'den; 1396'da 100.000 Yahudi Fransa'dan; 1421'de, binlercesiAvusturya'dan kovulmuştur. Bu Yahudilerin büyük kısmı Doğu Avrupa'ya, özellikle de Polonya'ya yerleşmiştir.[183]
1492'deki İspanyol Engizisyonunun ardından, İspanya'daki yaklaşık 200.000Sefarad Yahudi'si İspanyol krallığı veKatolik Kilisesi tarafından ülkeden kovulmuştur. Bunu Yahudilerin 1493 yılındaSicilya'dan (37.000 Yahudi) ve 1496 yılında Portekiz'den kovulmaları izlemiştir. Bu kişilerin büyük kısmı Osmanlı İmparatorluğu,Hollanda ve Kuzey Afrika'ya kaçarken bir bölümü de Güney Avrupa ve Ortadoğu'ya göç etmiştir.[184]
19. yüzyılda, Fransa'daki dine bakılmaksızın herkese eşit vatandaşlık tanıma politikası, (özellikle Orta ve Doğu Avrupa'dan) Yahudilerin bu ülkeye göç etmesine yol açmıştır.[185]
Doğu Avrupa'daki pogromlar,[150] modern Antisemitizmin yükselişi,[186] Holokost[187] veArap milliyetçiliğinin ortaya çıkışı[188] gibi etkenlerin tümü, çok yüksek sayıda Yahudi'nin bir ülkeden diğerine, bir kıtadan diğerine hareket ve göç etmesine, sonunda da toplu olarak İsrail'e gelmesine neden olmuştur.[182]
İran İslam Devrimi birçokİran Yahudi'sini İran'dan kaçmaya zorlamıştır. Bunların çoğu ABD'ye (özellikle deLos Angeles'a) ve İsrail'e sığınmıştır. Kanada ve Batı Avrupa'da da daha küçük İran Yahudi cemaati bulunmaktadır.[189]
Sovyetler Birliği'nin yıkılması ile birlikte, o zamana kadar ülke sınırlarını terk etmesine müsaade edilmeyen Yahudilerin birçoğunun gitmesine bir anda izin verilmiştir. Bu, 1990'ların başında İsrail'e doğru bir göç dalgası yaratmıştır.[133]
Yahudilerin çoğunluğu İsrail Diyarı'na yerleşmiş olan (aynı zamanda İbraniler olarak da bilinen) eski İsrailoğullarının soyundan gelir. İsrailoğulları ortak soylarını İshak ve Yakub üzerinden biblik ataları İbrahim'e kadar izlerler.[87] Saul'un hükümdarlığında bir Birleşik Monarşi kurulmuş, bu Kral Davud ve Süleyman'ın hükümdarlıkları altında da varlığını sürdürmüştür. Kral Davud (İlk olarak bir Kenaan sonra daYevus şehri olan) Kudüs'ü fethederek burayı başkenti yapmıştır.[90] Aynı zamanda Yahudiler, bu dönemdeZebur'unDavud'a indirildiğine inanır.[190]Süleyman'ın hükümdarlığının ardından, ülke kuzeyde İsrail Krallığı, güneyde ise Yehuda Krallığı olmak üzere ikiye ayrılmıştır.[92] İsrail Krallığı'nın M.Ö. 8. yüzyılda, Asur hükümdarıV. Şalmaneser tarafından fethedilmesinin ardından sakinleriAsur İmparatorluğu'nun dört bir yanına yayılmıştır. Gittikleri yerlerdeki kültürlere asimile olan bu gruplara On Kayıp Kabile adı verilir.[93] Yehuda Krallığı, M.Ö. 6. yüzyılın başlarında topraklarını fethederek Yahudi ibadetinin merkezinde bulunan Birinci Tapınak'ı yıkan Babil ordusu tarafından yıkılana kadar bağımsız bir devlet olarak varlığını sürdürmüştür.[94] Yehudalı seçkinler Babil'e sürülmüşlerse de, Babil Sürgünü olarak da bilinen, yetmiş yıl sonra Babil'in Persler tarafından fethedilmesinin ardından en azından bir kısmı memleketine dönebilmiştir. Yeni bir İkinci Tapınak Pers Krallarının desteği ile inşa edilmiş ve eski dini uygulamalar yeniden hayata geçirilmiştir.[95][96]
PerslerinBüyük İskender tarafından mağlup edilmesinin ardından ortaya çıkan Selevkos Krallığı, Pers dünyasına Yunan kültürünü sokmaya çalışmıştır.IV. Antiokhos Epiphanes yönetimindeki Yunanların, Helenleşmiş (Yunan kültürünü benimseyen) Yahudilerin de desteği ile, Kudüs Tapınağı'nı bir Zeus tapınağına dönüştürmeye kalkışmaları üzerine, Yahudiler Makabillerin liderliğinde ayaklanmışlardır. Kazanılan zaferin ardından, Yahudiler Kudüs Tapınağı'nı yeniden Tanrı'ya adamışlar (Hanuka ya da Işık Bayramı'nın kökeni bu olaya dayanır) ve M.Ö. 165 yılında, M.Ö. 63'te Roma İmparatorluğu'nun nüfuzu altına girene kadar varlığını sürdüren Haşmonayim Krallığı olarak bilinen bağımsız Yahudi devletini kurmuşlardır. Roma yönetiminin ilk dönemlerinde, Haşmonayimler hanedanın Büyük Herod tarafından ortadan kaldırılmasına kadar başta kalmışlardır. Varlıklı birEdom sülalesinden gelenHerod, Romalıların uydu kralı olarak çok başarılı olmuştur. Herod döneminde, Kudüs Tapınağı'na eklemeler de yapılmıştır.[191]
Herod'un M.Ö. 4 yılındaki ölümünden sonra Romalıların doğrudan yönetimi altına giren Yehuda'da politikalar gaddarlıkları veya kendi servet ve güçlerini mümkün olduğunca artırma ihtirasları ile bilinen imparatorlar, generaller, valiler ve konsüller tarafından sık sık değiştiriliyordu. Bu tarihten itibaren İmparatorluğun her yerine dağılan Yahudi tebasına karşı Roma'nın tavrı hoşgörü ile saldırganlık arasında gidip gelmiştir. Geniş birpanteona tapınan Romalılar, Yahudiliğintek tanrıcılığına kolay uyum sağlayamazken dindar Yahudiler de Romalılarınçok tanrıcılığını kabullenememiştir.[192] (Hristiyanlığın küçük bir Yahudi grubu arasından ilk ortaya çıkışı da işte bu kargaşa dolu iklimde meydana gelmiştir.[193])) Milattan sonra 66 yılında yaşanan kuraklık ve isyanların ardından, Yehuda'daki Yahudiler Roma'ya karşı genel bir ayaklanma başlatmışlardır. Ayaklanma, Roma İmparatoruVespasian'ın oğlu ve vârisiTitus Flavius tarafından bastırılmıştır.[194] Üzerinde esir edilen Yehudalılar ile birmenoranın (yedi kollu şamdan) Kudüs'e getirilişinin betimlendiğiTitus TakıRoma'da hâlen ayaktadır. Yahudiler genellikle bu takın altından geçmez, etrafından dolanırlar.[195]
Kudüs'ün büyük bölümünü yıkan Romalılar,Tapınak Dağı'nın istinat duvarlarından olanBatı Duvarı'nı (ya da bugün bilinen adıyla Ağlama Duvarı) sağlam bırakmışlardır.[196] İlk ayaklanmanın sona ermesinin ardından, Yahudilerin önemli bir bölümü kendi topraklarında yaşamayı sürdürmüş ve dinlerini uygulamalarına müsaade edilmiştir. İkinci yüzyılda, Roma İmparatoruHadrianus Kudüs'ü birpagan şehri olarak yeniden inşa ettirmeye başlamış, diğer yandan da bazı Yahudi adetlerine kısıtlamalar getirmiştir. Bu hakaret karşısında, Yahudiler bu sefer Simon Bar Kohba'nın önderliğinde bir defa daha ayaklanmışlardır.[197] Hadrianus, buna muazzam bir güçle karşılık vermiş, yarım milyona yakın Yahudi'yi öldürtmüştür.Roma lejyonlarının 135 yılındaki zaferinin ardından, Yahudilerin Kudüs şehrine girmeleri ve birçok Yahudi ibadeti Roma tarafından yasaklanmıştır.[198] Kudüs'ün yıkılması ve Yahudilerin şehirden sürülmesinin ardından, Yahudi ibadeti de Tapınak çevresinde örgütlenmekten çıkmış ve bunun yerine hahamlar, cemaatlerin öğretmenleri ve önderleri olarak daha önemli roller almaya başlamışlardır. Roma döneminden sonra Yahudi Kutsal Kitabı'na yeni bir kitap eklenmemiş,[199] bunun yerine,Halaha'nın ya da sözlü yasanın yorumlanıp geliştirilmesine ve bu geleneklerin, Yahudi hukukunun yorumlanmasında anahtar öneme sahip olan ve M.Ö. birinci ve beşinci yüzyıllar arasında kaleme alınanTalmud'a kaydedilmesine yoğun çaba harcanmıştır.[200]
212 yılında, tüm Yahudilere Roma İmparatorluğu vatandaşlığı verilmiştir. Milattan sonra 395 yılındaI. Theodosius'un tahta geçmesiyle, Hristiyanlık, çöküş dönemine girmiş olan Roma İmparatorluğu'nun tek devlet dini hâline gelmiştir. Roma İmparatorluğu'nun son yüzyıllarında Yahudi ve Hristiyan yaşamları "tamamıyla birbirinin zıddı yönlerde" gelişmiştir. Yahudi yaşamı otonom, ademi merkeziyetçi ve cemaat odaklı hale gelirken, Hristiyan yaşamı ise,Papa ve Roma İmparatoru'nun yüksek otoritesi altında katı bir hiyerarşik sistem halini almıştır.[201]
İsrail'in çöküşünün ardından Yahudi yaşamı temelde demokratik bir karakter taşımıştır. Talmud'daki hahamlar,Tesniye'deki (29:9) "önderleriniz, oymak başlarınız, ileri gelenleriniz, görevlileriniz, bütün öbür İsrailli erkekler… Tanrınız Rab'bin önünde duruyorsunuz," pasajını, "Sizler için önderler, oymak başları, ileri gelenler, görevliler atadıysam da hepiniz nazarımda eşitsiniz" şeklinde yorumlamıştır (Tanhuma). Talmud'da, hakların her zaman beraberinde sorumlulukları da getirdiğinin altını çizilir: "hepiniz birbirinizden sorumlusunuz."[201]
Yahudilerin Katolikliğe geçen Roma İmparatorluğu veZerdüştçü Pers İmparatorluğu'nun dış baskılarından kurtulabilmiş olması birçok tarihçi tarafından "gizemli" bir olay olarak nitelendirilmiştir.[202] Örneğin,Wilhelm von Humboldt, bu konuyu "Nice parlak zekaların salt insani düzeyde açıklanabileceğinden şüphe duyduğu dünya ve dinler tarihindeki olağandışı bir fenomen" sözleri ile kaleme almıştır.[203]
Ünlü Yahudi tarihçi Salo Wittmayer Baron'a göre, İsrail'in düşüşü ile Roma'nın çöküşü arasındaki önemli yüzyıllar boyunca, Yahudiler varlıklarını sürdürebilmek için bir dizi mekanizma geliştirmişlerdir. Baron, Yahudiliğe ve Yahudi topluluğuna güç kazandıran en az sekiz etken sayar:[204]
Mesih inancı. Nihayetinde hayırlı bir sonuç çıkacağına ve İsrail'in yeniden kurulacağına olan inanç.
Ahiret doktrini üzerine giderek daha kapsamlı çalışılması. Kutsal Kitap zamanında büyük ölçüde göz ardı edilen ölümden sonra yaşam inancı artık daha fazla alim tarafından tartışılmaya başlamıştı. Bu inanç, Yahudilere bu dünyada çektikleri eziyete dayanma gücü vermiş ve din değiştirmenin cazibesine karşı koymalarına yardım etmiştir.
Yahudi tarihi ve kaderinin yorumlanması yoluyla çekilen ıstıraplara anlam kazandırılmıştır.
Gerek şehitlik doktrini gerekse zulüme uğramanın kaçınılmazlığı bir toplumsal dayanışma kaynağı hâline getirilmiştir.
Yahudileringünlük yaşamı oldukça tatmin ediciydi. Her ne kadar Roma ve Pers İmparatorluklarının dört bir yanında, hatta buraların da ötesinde yaşıyorlardıysa da, Yahudiler hep diğer Yahudiler ile bir aradaydılar. Uygulamada, birçok Yahudi hayatı boyunca sadece birkaç dramatik durumda aleni olarak zulümle karşı karşıya kalırdı. Çoğunlukla, herkesin etkilendiği ve alışık oldukları bir ayrımcılık altında yaşıyorlardı.Günlük yaşam, gün boyunca Tanrı ile ilişkilerinin sürekli farkında olmalarını sağlamak için çok çeşitli ritüel gereklilikler tarafından yönetilmekteydi. "Genellikle, bu her şeyi içine alan Yahudi yaşam tarzı bir Yahudi için öylesine tatmin ediciydi ki, kendini… bunun temellerinin korunması uğruna… feda etmeye hazırdı."[205] Yahudilerin,putperestliğe vedomuz eti yemeye karşı çıkmak,çocuklarını sünnet ettirmek gibi uğrunda hayatlarını feda ettikleri emirler en katı şekilde uyulanlardı.
Geç dönem Roma İmparatorluğu ile Pers İmparatorluğu'nun müşterek gelişimi ve ayrımcı politikaları, Yahudilerde cemaat örgütlenmelerinin güçlü kalmasını sağlamıştır.
Talmud, doğumdan ölüme kadar Yahudi etiğinin, hukuk ve kültürünün, müşfik bir yargı ve sosyal refah sisteminin, herkes için eğitimin, güçlü, sevgi dolu ve cinsel açıdan tatminkâr bir aile yaşamı geliştirilmesinin ve tatminkâr bir dini yaşamın sürdürülmesinde son derece etkin bir güç olmuştur.
Yahudi kitlelerin "alt orta sınıfta öbeklenmesi,[206] orta sınıf erdemi olan cinsel özdenetimi sürdürmüştür. Etraflarını çevreleyen kültürlerin aksine, Yahudiler kendini dünya nimetlerinden çekmek ile cinsel aşırılık gibi iki uç arasında ılımlı orta yolu takip etmişlerdir. Yahudiler için,evlilik, etnik ve etik yaşamın güçlü temelini oluşturmuştur.
Bu şekilde saldırganlık, sadece Yahudilerin birliğini ve içsel güçleri ile bağlılıklarını daha da pekiştirmekten başka bir şey yapmamıştır.
Her ne kadar Babilliler zamanından itibaren Yahudiler İsrail dışına da yerleşmişlerse de, Yahudi ayaklanmasınaRomalıların verdiği tepki, Yahudi yaşamının merkezini kadim memleketlerinden diasporaya kaydırmıştır.[207] Yahudilerin bir kısmı Romalıların adını Filistin olarak değiştirdiği Yehuda'da kalırken, bazıları esir olarak satılmış, geriye kalanlar da Roma İmparatorluğu'nun diğer bölgelerinde vatandaş olmuştur.[208] Yahudi diasporasına getirilen bu geleneksel açıklama Yahudilerin neredeyse tamamen Yehuda'dan sürgün edilenlerin biyolojik torunları olduğuna inanan geçmişteki ve bugünkü Rabinik ve Talmud alimlerinin hemen hepsi tarafından kabul edilir. İslam'ın ortaya çıkışından altı yüzyıl önce, (gerek savaş gerekse İmparatorKonstantin'in 313 yılında Hristiyanlığa geçişinin ardından, Hristiyan misyonunun uyguladığı baskı yüzünden harabeye dönen) Filistin'den Suriye, Babil ve İran Platosu'na kitlesel göç yaşanmış, bu yüzden, söz konusu bölgelerdeki nüfusa "muazzam ölçüde Yahudi kanı karışmıştır."[209]
Bazı laik tarihçiler, Antik Çağ'daki Yahudilerin çoğunluğunun muhtemelen Greko-Romen dünyadaki, özellikle deİskenderiye veAnadolu'daki şehirlerin din değiştiren sakinlerinin torunları olduğunu savunurlar.[210] Buna göre, diasporadan sadece ruhani açıdan ve Yahudi itikatının köşe taşı hâline gelen kayıp ve evsizlik hissinden etkilenmişler, dünyanın çeşitli yerlerinde gördükleri zulüm de bu hissiyatı desteklemiştir. Yahudilik dinini Helenistik medeniyetin dört bir yanına yayan bu tür din değiştirme politikaları Yahudi devletinin yıkılmasının ardından artmış ve ancak Hristiyanlığın güç kazanması ile sona ermiş görünmektedir.[211] Miladi dönemde, Mısır Yahudilerinin sayısının toplam yedi buçuk milyonluk bir nüfus içinde yaklaşık bir milyona ulaştığı tahmin edilmektedir.[212]
Bu teori ile sunulan genetik deliller sağlam olmasa da, kimi tarihçiler tarihi kayıtlara dayanarak Hristiyanlığın arifesinde, Roma İmparatorluğu nüfusunun %10'unu Yahudilerin oluşturduğuna inanmaktadır ki böyle bir rakam ancak yerel halktan Yahudiliğe geçişler ile açıklanabilir.[210]
Diasporanın ilk birkaç yüzyılında, en önemli Yahudi cemaatleri, Babil Talmudu'nun kaleme alındığı ve nispeten hoşgörülü rejimlerin Yahudilere özgürlük sağladığı Babil'de bulunmaktaydı. Yahudilerin çok daha katı bir tutum ile karşı karşıya kaldığı ve resmî mevkilere gelmelerine veya ibadethaneler inşa etmelerine izin verilmediği Bizans İmparatorluğu'nda ise durum daha kötüydü.[213] Eski topraklarına geri dönecekleri inancıyla, Yahudiler 614 yılında Filistin'i istila eden Persler ile ittifak kurup onların saflarında savaşmışlar ve Kudüs'tekiBizans garnizonunu yenerek üç yıl boyunca şehri idare etmişlerdir. Ancak Perslerin Bizans İmparatoruHerakleios ile barış yapmalarının ardından Hristiyan yönetimi yeniden tesis edilmiş ve bunu izleyen katliamdan sağ kurtulmayı başaran Yahudilerin Kudüs'e girmeleri bir defa daha yasaklanmıştır.[214]
Bizans İmparatorluğu'nun büyük bölümü ile Babil'in İslam orduları tarafından fethedilmesi Yahudilerin yaşamını genel olarak iyileştirmiş olsa da ikinci sınıf vatandaş statüleri değişmemiştir.[215] Bu İslami fetihlere tepki olarak, Batı 1096'daki Birinci Haçlı Seferi Kudüs'ü yeniden ele geçirmeye teşebbüs etmiş, bunun sonucunda bölgedeki birçok Yahudi cemaati de ortadan kaldırılmıştır. Yahudiler, Kudüs'üHaçlılara kadar en gayretli şekilde savunanlar arasında yer almıştır.[216] Şehir düştüğünde, Haçlılar bir sinagoga topladıkları Yahudileri burada yakmışlardır.[217] Yahudiler, Haçlılara karşıHayfa'yı neredeyse tek başlarına savunmuşlar, kuşatma altındaki şehri tam bir ay boyunca tutmuşlardır (Haziran-Temmuz 1099). O dönemde, son Yahudi devletinin yok olmasından bin yıl sonra, ülkenin her yerinde Yahudi cemaatleri bulunmaktaydı. Bunlardan, aralarında Kudüs,Taberiye,Ramla,Aşkelon,Caesarea veGazze'nin de bulunduğu ellisi tarihçiler tarafından bilinmektedir.[218]
İslam hakimiyetindeki İberya'da,Pesah hikâyesini okuyankantor çizimi (14. yüzyıla ait İberyaHagada'sından)
Yahudiler Avrupa'ya Roma İmparatorluğu döneminde yerleşmiştir. Kilisenin tam olarak örgütlenmesinden önce, erken Orta Çağ toplumu hoşgörülüydü.[219] 800 ve 1100 yılları arasında, Hristiyan Avrupa'da 1,5 milyon Yahudi yaşıyordu.[220]Serf veyaşövalyeler olarak feodal sistemin parçası olmadıkları için şanslıydılar, zira bu şekilde birçok Hristiyan için hayatı çekilmez hale getiren baskı ve sürekli savaş halinin dışında kalıyorlardı.[221] Sıradan Hristiyanların aksine, Yahudilerin çoğunluğu okuma yazma biliyordu.[222]Finans, yönetim ve hekimlik alanlarında sağladıkları önemli hizmetlerden ötürü Hristiyan toplumu ile ilişkilerinde, krallar, prensler ve piskoposlar tarafından korunmaktaydılar.[221] Hattaİncil üzerine çalışan Hristiyan alimler Talmudik hahamlara danışmaktaydı.[223] Tüm bunlar, Roma Katolik Kilisesi'nin reformları ve güç kazanması, özellikle de vaazlar verenFransisken veDominiken keşişlerin uydurduğu hikâyeler ve şehirlerde yaşayan, kıskanç ve rekabetçi orta sınıf Hristiyanların yükselişi ile değişmiştir. 1300 yılına gelindiğinde, keşişler ve yerel rahipler, halka Yahudilerden nefret etmeyi ve onları öldürmeyi öğretmek için,Paskalya yortusu sırasında dönemin kıyafetleri içindeki Yahudileri İsa'yı öldürürken betimleyen sahne oyunlarından yararlanıyorlardı.[224] Yahudiler üzerindeki baskılar ve yaşadıkları yerlerden kovulmaları işte bu noktada yaygın bir hal almıştır. On dördüncü yüzyılın ortalarındaKara Veba salgınlarının Avrupa'yı harap ederek nüfusun yarıdan fazlasının ölümüne yol açmasıyla, Yahudiler de günah keçisi seçilmiştir.[225] Nihayet, 1500 yılı civarında, Yahudiler aradıkları güvenliği buldukları Polonya'da yeniden refaha kavuşmuşlardır.[226]
Norman Roth, bir noktada İspanya'da diğer tüm Avrupa ülkelerinin toplamından daha fazla Yahudi'nin yaşadığını savunmaktadır. Kimi tarihçilerin hesaplamalarına göre, 12. yüzyılda Sefarad Yahudileri dünyadaki Yahudi nüfusunun %90'ını oluşturmaktaydı, ancak bu oran hızla düşmüştür.[227]
Yahudi cemaatleri sürekli olarak Haçlı saldırılarının hedefi olmuş,[147] giderek sertleşen yasalar da Yahudilerin ekonomik faaliyetlerin büyük bölümünden dışlanmasına ve toprak sahibi olmalarının yasaklanmasına neden olduğundan, Yahudilerin sadece aralarındaborç para vermenin de bulunduğu birkaç mesleği yapmaları mümkün olmuştur.[228] Yahudiler, 1300 yılından sonra İngiltere, Fransa veKutsal Roma Cermen İmparatorluğu'ndan kovulmuşlar, nüfusun büyük bölümü Doğu Avrupa'ya, özellikle de 1700'lü yıllara kadar Yahudilere eşsiz şekilde hoşgörü ile yaklaşılan Polonya'ya gitmiştir.[183] 1764 yılına gelindiğinde,Lehistan-Litvanya Birliği'nde 750.000 Yahudi yaşamaktaydı. O dönemde dünya üzerinde yaşayan Yahudilerin toplam nüfusunun ise 1,2 milyon olduğu tahmin edilmektedir.[229]
Yahudileri hedef alan son ve en büyük toplu kovulma ise, İber Yarımadası'nın 1492 yılında Hristiyanlar tarafından yeniden fethedilmesinin (reconquista) ardından meydana gelmiştir (bkz.İspanya'daki Yahudilerin tarihi vePortekiz'deki Yahudilerin tarihi).[184] On yedinci yüzyılda, kovulmaların sona ermesinin ardından, bireysel koşullar ülkeden ülkeye ve dönemden döneme farklılıklar göstermiş, ancak genel bir kural olarak, Batı Avrupa'daki Yahudiler resmî kararlar veya gayri resmî baskılar yoluyla tecrit edilmiş gettolarda ve ştetllerde yaşamaya zorlanmışlardır.[230] Yirminci yüzyılın başlarına gelindiğinde, çoğu Avrupa Yahudi'si, genel olarak günümüzde Polonya, Litvanya,Beyaz Rusya ve komşu bölgeleri içine alan Rus İmparatorluğu'nun Batı sınırındakiPale Yerleşimi'nde yaşıyordu.[231]
Leon Poliakov, İslam'ın ilk dönemlerinde, Yahudilerin büyük ayrıcalıklara sahip olduklarını ve cemaatlerinin refaha erdiğini yazar. Ticari faaliyetler yürütmelerini engelleyecek herhangi bir kanun ya da sosyal engel bulunmamaktaydı. Birçok Yahudi Müslümanlar tarafından yeni fethedilmiş bölgelere göç ederek buralarda cemaatler oluşturmuştur. Bağdat veziri kendi sermayesini Yahudi bankerlere emanet etmişti. Deniz ve köle ticaretinin çeşitli kısımlarının başına Yahudiler getirilmişti. Milattan sonra 10. yüzyılda halifeliğin en önemli liman şehri olanSiraf'ın valisi de bir Yahudi'ydi.[234]
On birinci yüzyıldan itibaren, Yahudilere yönelik pogromların yaşandığı örnekler de olmuştur.[235] Bunlar arasında,Endülüs'tekiGırnata'da Yahudi mahallesinin tümüyle ortadan kaldırıldığı1066 Gırnata katliamı da vardır.[236] Orta Çağ Kuzey Afrika'sında[237] ve Mısır,[238] Suriye[239] ve Yemen[240] gibi diğer Arap ülkelerinde Yahudilere yönelik şiddet olayları yaşanmıştır.
1172 yılında İslam yönetimindeki İberya'nın büyük bölümünün kontrolünü ele geçiren veMurabıtlardan çok daha köktenci olanMuvahhidler zımmilere karşı acımasızca davranmışlardır. Yahudiler ve Hristiyanlar Fas'tan ve İslam yönetimindeki İspanya'dan kovulmuşlardır.[241] Aralarındaibn Meymun'un ailesinin de bulunduğu ölüm ile ihtida arasında bir seçim yapmaya zorlanan Yahudilerden bazıları güney ve doğudaki daha hoşgörülü Müslüman ülkelere kaçmış, diğerleri ise kuzeye giderek büyüyen Hristiyan krallıklarına yerleşmiştir.[242][243]
Menora önündeki kadın ile temsil edilen Yahudilere serbestlik verenNapolyon (1804 tarihli bir Fransız resmi)
Aydınlanma Çağı boyunca, Yahudilerin kendi içinde de kayda değer değişimler yaşanmıştır. Avrupa genelindeki Aydınlanma'ya paralel olarak Haskala (Yahudi Aydınlanması) hareketi de ortaya çıkmış, 1700'lü yıllarda Yahudiler kendi içlerine kapanmayı bırakarak, genel Avrupa toplumunun bilgi birikimini almaya, görgü kurallarını ve ideallerini benimsemeye başlamıştır. Öğrencilerin aldığı geleneksel dini öğrenime laik ve bilimsel öğretim de eklenmiştir. Yahudi tarihi ve İbranice çalışmaları yeniden hayat bulmuş, ulusal Yahudi kimliğine olan ilgi büyümeye başlamıştır.[244]
Günümüzdeki tüm Yahudi mezheplerinin doğuşu da Haskala hareketinden etkilenmiştir.[245] Aynı zamanda, Haskala, Yahudilerin ikamet ettikleri ülkelere kültürel asimilasyonun teşvik edilmesine de ve on dokuzuncu yüzyılda Yahudilikteki Reform hareketine de katkıda bulunmuştur.[246] Hemen hemen aynı zamanda, Haskala'nın neredeyse tam zıddını telkin edenHasidik Yahudilik hareketi doğmuştur. 1700'lü yıllarda,İsrael ben Eliezer (Baal Şem Tov) tarafından başlatılan Hasidik Yahudilik, dine coşkulu ve mistik yaklaşımı ile hızla taraftar toplamıştır.[247] Bu iki hareket ve içinden çıktıkları Yahudiliğe geleneksel Ortodoks yaklaşım, çağımızda Yahudi görenekleri içindeki bölünmelerin temelini oluşturmuştur.[248]
Bu esnada, dış dünyada da bir değişim yaşanmaktaydı. 1791'de, Fransa Yahudi nüfusuna serbestlik tanıyarak kanunlar nezdinde onlara eşit haklar veren ilk Avrupa ülkesi olmuştur.[249]Napolyon, Yahudileri Avrupa'daki Yahudi gettolarını terk edip yeni oluşturulan hoşgörülü siyasi rejimlere sığınmaya davet ederek bu serbestleşmeyi daha da yaymıştır (bkz.Napolyon ve Yahudiler).[250]Danimarka, İngiltere veİsveç gibi diğer ülkeler deAydınlanma döneminde Yahudilere yönelik liberal politikaları yürürlüğe koymuşlar, bunun sonucunda da bu ülkelere bir miktar göç yaşanmıştır.[251] On dokuzuncu yüzyıl ortasına gelindiğinde,Papalık Devleti haricinde neredeyse tüm Batı Avrupa ülkeleri Yahudi nüfuslarına serbestlik vermişler, ancak 19. yüzyılın sonunda Doğu Avrupa ve Pale Yerleşimi'nin her yerinde baskılar ve pogromlar yoğun olarak devam etmiştir.[252] Antisemitizmin doğuda şiddet yoluyla, batıda ise sosyal olarak varlığını sürdürmesi yüzünden de, bir dizi Yahudi siyasi hareketi ortaya çıkmış, bunlar da Siyonizm ile sonuçlanmıştır.[186]
1930'lardaPolonya'dakiSiyonistTarbut okullarından bir poster. Siyonist partiler Polonya siyasetinde son derece aktif bir rol oynuyordu. Polonya'daki 1922 genel seçimlerinde, parlamentoda Yahudilere ait 35 sandalyeden 25'i Siyonistler tarafından kazanılmıştı.[253]
Siyonizm, Yahudilerin geldikleri topraklar olanYeruşalim ve çevresinde 1900 yıl aradan sonra tekrar bir araya toplayıp bir Yahudi devleti kurmayı amaçlayansosyo–politik bir harekettir. Kökenleri daha eskiye dayanmakla birlikte, hareket resmî olarak Avusturya doğumlu Yahudi gazeteciTheodor Herzl tarafından 19. yüzyıl sonunda kurulmuştur.[254] Uluslararası hareket sonunda 1948 yılında dünyada modern zamanların ilk ve tek Yahudi Devleti olan İsrail Devleti'ni kurmuştur. Siyonizm hâlen öncelikle İsrail devleti ve hükûmetini desteklemek ve Yahudi halkı için bir memleket olarak statüsünü korumak amacıyla varlığını sürdürmektedir.[255] Bir "diaspora milliyetçiliği" olarak tanımlanan[256] Siyonizm destekçileri tarafından amacı Yahudi halkının kendi kaderini tayin etmesi olan bir ulusal kurtuluş hareketi olarak görülür.[257]
Siyonizm, Yahudi halkı ile Yahudilerin ulus olduğu kavramının MÖ 1200 yılı ile İkinci Tapınak dönemi –yani MÖ 70'e kadar– arasında bir noktada ortaya çıktığı düşünülen İsrail Diyarı arasında bağ kuran dini gelenek üzerine kurulmuş olsa da,[258][259] daha ziyade Avrupa Yahudilerinin kıtanın her yerindeki yoğun Antisemitizm'e bir tepki olarak başlayan modern hareket büyük ölçüde laik bir karaktere sahip olmuştur.[260]
Politik yollardan tepki vermenin yanı sıra, 19. yüzyılın sonlarında çok sayıda Yahudi, Doğu Avrupa'daki baskılardan da kaçmaya başlamış, bunların çoğu Amerika Birleşik Devletleri'ne giderken bir kısmı da Kanada ve Batı Avrupa'ya yerleşmiştir. 1924 yılına gelindiğinde, sadece ABD'ye göç eden ve Avrupa'da yükselen Antisemitizm'in yol açtığı baskıların pek olmadığı bu ülkede büyük bir cemaat kuran Yahudilerin sayısı neredeyse iki milyona ulaşmıştı (bkz.Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Yahudilerin tarihi).I. Dünya Savaşı'nda, 450.000'i çarlık Rusya'sı, 275.000'i deAvusturya-Macaristan İmparatorluğu saflarında olmak üzere,İttifak veİtilaf devletleri ordularında 1.172.000'in üzerinde Yahudi asker hizmet vermiştir.[261]
Antisemitizm en yıkıcı şekline, Yahudilerin yok edilmesini öncelik olarak belirleyen ve 1941 - 1945 yılları arasında Holokost'ta yaklaşık 6 milyon Yahudi'nin öldürülmesi ile sonuçlananNazi Almanyası'nın politikalarında ulaşmıştır.[262] Naziler işgal ettikleri topraklarda Yahudileri ve diğer grupları arazide toplu olarak öldürmek için başlangıçtaEinsatzgruppen adını verdikleri ölüm taburlarından faydalanmışlardır. 1942 yılına girildiğinde, Nazilerin lider kadrosu Avrupa Yahudilerinin soykırımını öngören Nihai çözümü hayata geçirmeye ve özellikle Yahudileri öldürmek için imha kampları kurarak Holokost'un hızını artırmaya karar vermiştir.[263][264] Bu, sınai ölçekte bir soykırım yöntemiydi. O zamana kadar hastalıkların kol gezdiği, aşırı kalabalık gettolara kapatılmış olan milyonlarca Yahudi, (sıklıkla trenle)Nazi ölüm kamplarına naklediliyor, buralarda bir kısmı belirli bir yere (çoğunlukla gaz odalarına) yönlendiriliyor, ardından da ya gaz verilerek ya da vurularak öldürülüyordu. Cesetleri ise gömülüyor ya da yakılıyordu. Diğerleri ise kendilerine çok az yemek verilen ve salgın hastalıkların yaygın olduğu kamplarda tutuluyordu.[265]
1948 yılında, İsrail Devleti'nin kurulması ile,[267]Yeruşalim'inRomalı'lar tarafından yıkılmasından sonra ilk Yahudi devleti kurulmuş oluyordu. 1948 Arap-İsrail Savaşı'nın ardından, daha önceleri Kuzey Afrika ve Ortadoğu'da yaşayan 850.000 Yahudi'nin büyük çoğunluğu da İkinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa'dan gelen artan sayıda göçmene katıldı.[268] Yirminci yüzyılın sonuna gelindiğinde, Yahudi nüfus merkezleri muazzam ölçüde değişmiş, Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail laik ve dini Yahudi yaşamının merkezleri hâline gelmiştir.
Yahudi tarihi boyunca Yahudi halkı ve Yahudilik çeşitli baskılara maruz kalmıştır. Geç Antik Çağ ve erken Orta Çağ'da, Roma İmparatorluğu (sonrasında da Bizans İmparatorluğu), ilk olarak pagan Roma döneminde yaşadıkları topraklardan kovdukları ardından da Hristiyan Roma döneminde resmen ikinci sınıf vatandaş statüsüne soktukları Yahudi nüfuslarına defalarca baskı uygulamıştır.[269][270] Orta Çağ'ın sonraki dönemlerinde, Hristiyan Batı Avrupa'da, özellikle de Almanya'nın dört bir yanında Yahudilerin katledildiği Haçlı Seferleri sırasında, Yahudilere Hristiyanlık adına zulüm yapılmış, Yahudiler İngiltere, Almanya ve Fransa'dan kovulmuştur. En büyük çaplı sürgün ise,İber Yarımadası'nın Katolikler tarafından yeniden fethedilmesinin (reconquista) ardından İspanya ve Portekiz'de yaşanmış, hem Sefarad Yahudileri hem de Müslümanlar kovulmuştur.[147][151] 1870 yılına kadar varlığını sürdüren Papalık Devleti'nde ise, Yahudilerin sadece getto adı verilen belirli mahallelerde yaşamasına izin verilmiştir.[271] On dokuzuncu yüzyılda ve (İkinci Dünya Savaşı sona ermeden önce) 20. yüzyılın ilk yarısında, Roma Katolik Kilisesi, "iyi Antisemitizm" ve "kötü Antisemitizm" arasında bir ayrım yapmıştır. Buna göre, "kötü" Antisemitizm, Yahudilere karşı nefreti soylarından ötürü savunurdu. Bu, Hristiyanlık karşıtı addediliyordu, zira Hristiyanlığın mesajı etnik kimliğine bakılmaksızın tüm insanlığa gönderilmişti ve herkes Hristiyan olabilirdi. "İyi" Antisemitizm ise, gazeteleri, bankaları ve diğer kurumları kontrol altına alma komplolarını, sadece servet birikimine önem vermeleri gibi Yahudilere isnat edilen suçlamaları doğru kabul eder ve bunları eleştirirdi.[272]
İslam ve Yahudilik arasında ise karmaşık bir ilişki var olmuştur. Geleneksel olarak, Yahudiler ve Hristiyanlar Müslüman topraklarında zımmi statüsünde yaşıyor, dini akidelerini yerine getirmelerine ve kendi iç işlerini yönetmelerine, belirli koşullar çerçevesinde izin verilmiştir.[273] Bu koşullardan biri de, zımmilerin Müslüman devlete cizye (özgür yetişkin gayrimüslim erkeklerden alınan vergi) ödemesi gerekiyordu.[273] İslami yönetim altında, zımmiler düşük bir statüye sahiptiler. Silah taşımalarının ve Müslümanları ilgilendiren davalarda şahitlik etmelerinin yasaklanması gibi bazı sosyal ve yasal engelleri vardı.[274] Ancak bu engellerin büyük bölümü sembolikti.Bernard Lewis'in tabiriyle "en onur kırıcı" olanı[275] ise, Kuran'a ya da hadislere dayanmayan ancak Orta Çağ başlarında Bağdat'ta ortaya çıkan ve son derece düzensiz bir şekilde uygulanan ayırt edici kıyafet giyme zorunluluğuydu.[275] Öte yandan, Yahudiler dinleri yüzünden öldürülme ya da sürülme veya zorla din değiştirmeleri yönünde baskı ile nadiren karşılaşmışlar, çoğunlukla da ikamet ve meslek tercihlerinde serbest olmuşlardır.[276] Nitekim,Emeviler veAbbasilerin yönetimi altında712-1066 yılları arası dönem İspanya'daki Yahudi kültürünün Altın Çağı olarak adlandırılır. Bu duruma yönelik önemli istisnai durumlar ise, 12. yüzyıl Endülüs'ünde[277] (daha sonraları da Müslüman İran'da)[278]Muvahhid hanedanının hükümdarları tarafından Yahudilerin öldürülmesi ya da din değiştirmeye zorlanması, Yahudilerin 15. yüzyıldan başlayarak, özellikle de 19. yüzyıl başlarından itibaren Fas'tamellah adı verilen duvarlarla çevirili mahallelerde yaşamaya zorlanmasıdır.[279]
Modern çağda Yahudilere yönelik en büyük ölçekli zulüm Holokost olmuştur: İkinci Dünya Savaşı sırasında,Nazi Almanyası ve işbirlikçileri tarafından Avrupa Yahudileri (ve Kuzey Afrika'nın Avrupalıların kontrolü altında olan bölümlerindeki çeşitli Yahudi cemaatleri) ve diğer azınlık grupları devlet kontrolünde sistematik olarak öldürülmüştür.[280] Zulümler ve soykırım kademeli olarak gerçekleştirilmiştir. Yahudileri sivil toplumun dışına çıkarmaya yönelik yasalar II. Dünya Savaşı'nın patlak vermesinden yıllar önce yürürlüğe konmuştur.[281] Toplama kampları kurulmuş, buralara hapsedilenler yorgunluktan veya hastalıktan ölene kadar köle olarak çalıştırılmıştır.[282] Nazi Almanya'sı tarafından işgal edilen Doğu Avrupa topraklarında, Einsatzgruppen adı verilen özel birimler Yahudileri ve siyasi muhalifleri kitlesel olarak kurşuna dizerek öldürmüştür.[264] Yahudiler ileÇingeneler sıkışıkgettolara hapsedilmişler, ardından da trenlerle yüzlerce kilometre uzaklıktaki imha kamplarına taşınmışlardır. Yolculuktan sağ çıkmayı başaranların büyük bölümü bu kamplardaki gaz odalarında öldürülmüştür.[283] Alman bürokrasisinin her kolu bu kitle katliamının lojistiğinde yer almış, bir Holokost uzmanının sözleri ile, ülke "soykırımcı bir ulus" halini almıştır.[265]
^Bununla birlikte, dünyadaki Yahudi nüfusunu kusursuz bir şekilde ölçmek zordur. Sayım metodolojisi ile ilgili konuların yanı sıra,kimin Yahudi olduğuna dairhalahatik, laik, politik ve atalarına ait kimlik faktörlerini savunanlar arasındaki anlaşmazlıklar, kaynağa bağlı olarak rakamı önemli ölçüde etkileyebilir.[39]
^Kiaris, Hippokratis (2012).Genes, Polymorphisms and the Making of Societies: How Genetic Behavioral Traits Influence Human Cultures. Universal Publishers. s. 21.ISBN978-1612330938.
^Facts On File, Incorporated (2009).Encyclopedia of the Peoples of Africa and the Middle East. Infobase Publishing. ss. 337-.ISBN978-1-4381-2676-0. 10 Temmuz 2020 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi:24 Haziran 2020."The people of the Kingdom of Israel and the ethnic and religious group known as the Jewish people that descended from them have been subjected to a number of forced migrations in their history"
^"In the broader sense of the term, a Jew is any person belonging to the worldwide group that constitutes, through descent or conversion, a continuation of the ancient Jewish people, who were themselves descendants of the Hebrews of the Old Testament."Jew 23 Mayıs 2015 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi. atEncyclopædia Britannica 26 Ocak 2018 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.
The Avraham Harman Institute of Contemporary Jewry The Hebrew University of Jerusalem Eli Lederhendler Stephen S. Wise Professor of American Jewish History and Institutions (2001). Studies in Contemporary Jewry : Volume XVII: Who Owns Judaism? Public Religion and Private Faith in America and Israel: Volume XVII: Who Owns Judaism? Public Religion and Private Faith in America and Israel. Oxford University Press, USA. pp. 101–.ISBN 978-0-19-534896-5.
Ernest Krausz; Gitta Tulea. Jewish Survival: The Identity Problem at the Close of the Twentieth Century; [... International Workshop at Bar-Ilan University on the 18th and 19th of March, 1997]. Transaction Publishers. pp. 90–.ISBN 978-1-4128-2689-1.
John A. Shoup III (2011). Ethnic Groups of Africa and the Middle East: An Encyclopedia: An Encyclopedia. ABC-CLIO. p. 133.ISBN 978-1-59884-363-7.
Tet-Lim N. Yee (2005). Jews, Gentiles and Ethnic Reconciliation: Paul's Jewish identity and Ephesians. Cambridge University Press. pp. 102–.ISBN 978-1-139-44411-8.
^Eli Lederhendler (2001).Studies in Contemporary Jewry: Volume XVII: Who Owns Judaism? Public Religion and Private Faith in America and Israel. Oxford University Press. ss. 101-.ISBN978-0-19-534896-5. 3 Ağustos 2020 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi:24 Haziran 2020. "Historically, the religious and ethnic dimensions of Jewish identity have been closely interwoven. In fact, so closely bound are they, that the traditional Jewish lexicon hardly distinguishes between the two concepts. Jewish religious practice, by definition, was observed exclusively by the Jewish people, and notions of Jewish peoplehood, nation, and community were suffused with faith in the Jewish God, the practice of Jewish (religious) law and the study of ancient religious texts"
^Tet-Lim N. Yee (2005).Jews, Gentiles and Ethnic Reconciliation: Paul's Jewish identity and Ephesians. Cambridge University Press. ss. 102-.ISBN978-1-139-44411-8. 9 Temmuz 2020 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi:24 Haziran 2020. "This identification in the Jewish attitude between the ethnic group and religious identity is so close that the reception into this religion of members not belonging to its ethnic group has become impossible."
^abJohn Day (2005),In Search of Pre-Exilic Israel, Bloomsbury Publishing, pp. 47.5 [48] 'In this sense, the emergence of ancient Israel is viewed not as the cause of the demise of Canaanite culture but as its upshot'.
^Rainer Albertz (2003),Israel in Exile: The History and Literature of the Sixth Century B.C.E. 3 Ağustos 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi. Society of Biblical Lit, pp. 45ff: 'Since the exilic era constitutes a gaping hole in the historical narrative of the Bible, historical reconstruction of this era faces almost insurmountable difficulties. Like the premonarchic period and the late Persian period, the exilic period, though set in the bright light of Ancient Near Eastern history, remains historically obscure. Since there are very few Israelite sources, the only recourse is to try to cast some light on this darkness from the history of the surrounding empires under whose dominion Israel came in this period.'
Botticini, Maristella and Zvi Eckstein."From Farmers to Merchants, Voluntary Conversions and Diaspora: A Human Capital Interpretation of History." 2 Ağustos 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi. pp. 18–19. August 2006. Accessed 21 November 2015. "The death toll of the Great Revolt against the Roman empire amounted to about 600,000 Jews, whereas the Bar Kokhba revolt in 135 caused the death of about 500,000 Jews. Massacres account for roughly 40 percent of the decrease of the Jewish population in Palestine. Moreover, some Jews migrated to Babylon after these revolts because of the worse economic conditions. After accounting for massacres and migrations, there is an additional 30 to 40 percent of the decrease in the Jewish population in Palestine (about 1–1.3 million Jews) to be explained" (p. 19).
Boyarin, Daniel, and Jonathan Boyarin. 2003. Diaspora: Generation and the Ground of Jewish Diaspora. p. 714 11 Ekim 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi. "...it is crucial to recognize that the Jewish conception of the Land of Israel is similar to the discourse of the Land of many (if not nearly all) "indigenous" peoples of the world. Somehow the Jews have managed to retain a sense of being rooted somewhere in the world through twenty centuries of exile from that someplace (organic metaphors are not out of place in this discourse, for they are used within the tradition itself). It is profoundly disturbing to hear Jewish attachment to the Land decried as regressive in the same discursive situations in which the attachment of native Americans or Australians to their particular rocks, trees, and deserts is celebrated as an organic connection to the Earth that "we" have lost" p. 714.
Cohen, Robin (1997), Global Diasporas: An Introduction. p. 24 London: UCL Press. 3 Ağustos 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi. "...although the word Babylon often connotes captivity and oppression, a rereading of the Babylonian period of exile can thus be shown to demonstrate the development of a new creative energy in a challenging, pluralistic context outside the natal homeland. When the Romans destroyed the Second Temple in AD 70, it was Babylon that remained as the nerve- and brain-centre for Jewish life and thought...the crushing of the revolt of the Judaeans against the Romans and the destruction of the Second Temple by the Roman general Titus in AD 70 precisely confirmed the catastrophic tradition. Once again, Jews had been unable to sustain a national homeland and were scattered to the far corners of the world" (p. 24).
Johnson, PaulA History of the Jews "The Bar Kochba Revolt," (HarperPerennial, 1987) pp. 158–61 3 Ağustos 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.: Paul Johnson analyzes Cassius Dio'sRoman History: Epitome of Book LXIX para. 13–14 (Dio's passage cited separately) among other sources: "Even if Dio's figures are somewhat exaggerated, the casualties amongst the population and the destruction inflicted on the country would have been considerable. According to Jerome, many Jews were also sold into slavery, so many, indeed, that the price of Jewish slaves at the slave market in Hebron sank drastically to a level no greater than that for a horse. The economic structure of the country was largely destroyed. The entire spiritual and economic life of the Palestinian Jews moved to Galilee. Jerusalem was now turned into a Roman colony with the official nameColonia Aelia Capitolina (Aelia after Hadrian's family name: P. Aelius Hadrianus;Capitolina after Jupiter Capitolinus). The Jews were forbidden on pain of death to set foot in the new Roman city. Aelia thus became a completely pagan city, no doubt with the corresponding public buildings and temples... We can...be certain that a statue of Hadrian was erected in the centre of Aelia, and this was tantamount in itself to a desecration of Jewish Jerusalem." p. 159.
Cassius Dio'sRoman History: Epitome of Book LXIX para. 13–14 29 Mart 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.: "13 At first the Romans took no account of them. Soon, however, all Judaea had been stirred up, and the Jews everywhere were showing signs of disturbance, were gathering together, and giving evidence of great hostility to the Romans, partly by secret and partly by overt acts; 2 many outside nations, too, were joining them through eagerness for gain, and the whole earth, one might almost say, was being stirred up over the matter. Then, indeed, Hadrian sent against them his best generals. First of these was Julius Severus, who was dispatched from Britain, where he was governor, against the Jews. 3 Severus did not venture to attack his opponents in the open at any one point, in view of their numbers and their desperation, but by intercepting small groups, thanks to the number of his soldiers and his under-officers, and by depriving them of food and shutting them up, he was able, rather slowly, to be sure, but with comparatively little danger, to crush, exhaust and exterminate them. Very few of them in fact survived. Fifty of their most important outposts and nine hundred and eighty-five of their most famous villages were razed to the ground. Five hundred and eighty thousand men were slain in the various raids and battles, and the number of those that perished by famine, disease and fire was past finding out. 2 Thus nearly the whole of Judaea was made desolate, a result of which the people had had forewarning before the war. For the tomb of Solomon, which the Jews regard as an object of veneration, fell to pieces of itself and collapsed, and many wolves and hyenas rushed howling into their cities. 3 Many Romans, moreover, perished in this war. Therefore Hadrian in writing to the senate did not employ the opening phrase commonly affected by the emperors, 'If you and our children are in health, it is well; I and the legions are in health'" (para. 13–14).
Safran, William. 2005. The Jewish Diaspora in a Comparative and Theoretical Perspective. Israel Studies 10 (1): 36. "...diaspora referred to a very specific case—that of the exile of the Jews from the Holy Land and their dispersal throughout several parts of the globe. Diaspora [galut] connoted deracination, legal disabilities, oppression, and an often painful adjustment to a hostland whose hospitality was unreliable and ephemeral. It also connoted the existence on foreign soil of an expatriate community that considered its presence to be transitory. Meanwhile, it developed a set of institutions, social patterns, and ethnonational and/or religious symbols that held it together. These included the language, religion, values, social norms, and narratives of the homeland. Gradually, this community adjusted to the hostland environment and became itself a center of cultural creation. All the while, however, it continued to cultivate the idea of return to the homeland." (p. 36).
Sheffer, Gabriel. 2005. Is the Jewish Diaspora Unique? Reflections on the Diaspora's Current Situation. Israel Studies 10 (1): pp. 3–4 30 Kasım 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi. "...the Jewish nation, which from its very earliest days believed and claimed that it was the "chosen people," and hence unique. This attitude has further been buttressed by the equally traditional view, which is held not only by the Jews themselves, about the exceptional historical age of this diaspora, its singular traumatic experiences its singular ability to survive pogroms, exiles, and Holocaust, as well as its "special relations" with its ancient homeland, culminating in 1948 with the nation-state that the Jewish nation has established there... First, like many other members of established diasporas, the vast majority of Jews no longer regard themselves as being inGalut [exile] in their host countries.…Perceptually, as well as actually, Jews permanently reside in host countries of their own free will, as a result of inertia, or as a result of problematic conditions prevailing in other hostlands, or in Israel. It means that the basic perception of many Jews about their existential situation in their hostlands has changed. Consequently, there is both a much greater self- and collective-legitimatization to refrain from making serious plans concerning "return" or actually "making Aliyah" [to emigrate, or "go up"] to Israel. This is one of the results of their wider, yet still rather problematic and sometimes painful acceptance by the societies and political systems in their host countries. It means that they, and to an extent their hosts, do not regard Jewish life within the framework of diasporic formations in these hostlands as something that they should be ashamed of, hide from others, or alter by returning to the old homeland" (p. 4).
Davies, William David; Finkelstein, Louis; Katz, Steven T. (1984).The Cambridge History of Judaism: Volume 4, The Late Roman-Rabbinic Period. Cambridge University Press.ISBN978-0521772488. 9 Mart 2017 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 20 Eylül 2020.Although Dio's figure of 985 as the number of villages destroyed during the war seems hyperbolic, all Judaean villages, without exception, excavated thus far were razed following the Bar Kochba Revolt. This evidence supports the impression of total regional destruction following the war. Historical sources note the vast number of captives sold into slavery in Palestine and shipped abroad. ... The Judaean Jewish community never recovered from the Bar Kochba war. In its wake, Jews no longer formed the majority in Palestine, and the Jewish center moved to the Galilee. Jews were also subjected to a series of religious edicts promulgated by Hadrian that were designed to uproot the nationalistic elements with the Judaean Jewish community, these proclamations remained in effect until Hadrian's death in 138. An additional, more lasting punitive measure taken by the Romans involved expunging Judaea from the provincial name, changing it from Provincia Judaea to Provincia Syria Palestina. Although such name changes occurred elsewhere, never before or after was a nation's name expunged as the result of rebellion.
Dalit Rom-Shiloni,Exclusive Inclusivity: Identity Conflicts Between the Exiles and the People who Remained (6th–5th Centuries BCE) 3 Ağustos 2020 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi., A&C Black, 2013 p. xv n.3: 'it is argued that biblical texts of the Neo-Babylonian and the early Persian periods show a fierce adversarial relationship(s) between the Judean groups. We find no expressions of sympathy to the deported community for its dislocation, no empathic expressions towards the People Who Remained under Babylonian subjugation in Judah. The opposite is apparent: hostile, denigrating, and denunciating language characterizes the relationships between resident and exiled Judeans throughout the sixth and fifth centuries.' (p. xvii)
^A 1970 amendment to Israel'sLaw of Return defines "Jew" as "a person who was born of a Jewish mother or has become converted to Judaism and who is not a member of another religion.""Law of Return". 13 Ocak 2017 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 20 Eylül 2020.
^Jonathan Daly (19 Aralık 2013). The Rise of Western Power: A Comparative History of Western Civilization. A&C Black. pp. 21–.ISBN 978-1-4411-1851-6."Upon the foundation of Judaism, two civilizations centered on monotheistic religion emerged, Christianity and Islam. To these civilizations, the Jews added a leaven of astonishing creativity in business, medicine, letters, science, the arts, and a variety of other leadership roles."
^"Broadway Musicals: A Jewish Legacy". DC Theatre Scene.
^Sekine, Seizō. A Comparative Study of the Origins of Ethical Thought: Hellenism and Hebraism. Lanham, MD: Rowman & Littlefield, 2005. Print.
^abcdJonathan Daly (2013).The Rise of Western Power: A Comparative History of Western Civilization. A&C Black. ss. 21-.ISBN978-1-4411-1851-6. 30 Ekim 2019 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 20 Eylül 2020."Upon the foundation of Judaism, two civilizations centered on monotheistic religion emerged, Christianity and Islam. To these civilizations, the Jews added a leaven of astonishing creativity in business, medicine, letters, science, the arts, and a variety of other leadership roles."
^Max I. Dimont (2004).Jews, God, and History. Penguin Publishing Group. ss. 102-.ISBN978-1-101-14225-7. 28 Ekim 2019 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 20 Eylül 2020. "During the subsequent five hundred years, under Persian, Greek and Roman domination, the Jews wrote, revised, admitted and canonized all the books now comprising the Jewish Old Testament"
^John M. G. Barclay; John Philip McMurdo Sweet (1996).Early Christian Thought in Its Jewish Context. Cambridge University Press. ss. 20-.ISBN978-0-521-46285-3. 3 Ağustos 2020 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 20 Eylül 2020."Early Christianity began as a Jewish movement in first-century Palestine"
^Dr. Andrea C. Paterson (2009).Three Monotheistic Faiths – Judaism, Christianity, Islam: An Analysis and Brief History. AuthorHouse. ss. 41-.ISBN978-1-4520-3049-4. 18 Ekim 2019 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 20 Eylül 2020. "Judaism also contributed to the religion of Islam for Islam derives its ideas of holy text, the Qur'an, ultimately from Judaism. The dietary and legal codes of Islam are based on those of Judaism. The basic design of the mosque, the Islamic house of worship, comes from that of the early synagogues. The communal prayer services of Islam and their devotional routines resembles those of Judaism."
^Cambridge University Historical Series,An Essay on Western Civilization in Its Economic Aspects, p. 40: Hebraism, like Hellenism, has been an all-important factor in the development of Western Civilization; Judaism, as the precursor of Christianity, has indirectly had had much to do with shaping the ideals and morality of western nations since the christian era.
^Brandeis, Louis (25 Nisan 1915)."The Jewish Problem: How To Solve It". University of Louisville School of Law. 19 Ekim 2017 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi:2 Nisan 2012.Jews are a distinctive nationality of which every Jew, whatever his country, his station or shade of belief, is necessarily a member
^Seth Daniel Kunin (2000).Themes and Issues in Judaism. A&C Black. ss. 1-.ISBN978-0-304-33758-3. 3 Ağustos 2020 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 20 Eylül 2020.: Although culture - and Judaism is a culture (or cultures) as well as religion - can be subdivided into different analytical categories..."
^* "In the broader sense of the term, a Jew is any person belonging to the worldwide group that constitutes, through descent or conversion, a continuation of the ancient Jewish people, who were themselves the descendants of the Hebrews of the Old Testament."
"The Jewish people as a whole, initially called Hebrews (ʿIvrim), were known as Israelites (Yisreʾelim) from the time of their entrance into the Holy Land to the end of the Babylonian Exile (538 BC)."
^abSchmelz, Usiel Oscar (2007). "Demography". Fred Skolnik (Ed.).Encyclopaedia Judaica.5 (2d ed. bas.). Farmington Hills, Mich.: Thomson Gale. s. 571.ISBN9780028659350.KB1 bakım: Fazladan yazı (link)
^Schmelz, Usiel Oscar (2007). "Demography". Fred Skolnik (Ed.).Encyclopaedia Judaica.5 (2d ed. bas.). Farmington Hills, Mich.: Thomson Gale. ss. 571-572.ISBN9780028659350.KB1 bakım: Fazladan yazı (link)
^Yahudi Halkı Nasıl İcat Edildi,The Invention of the Jewish People,Matai ve’eich humtsa ha‘am hayehudi?, Şlomo Sand, Çev: Işık Ergüden, Doğan Kitap, Şubat 2011.
^abcdeHammer, M. F. (9 Mayıs 2000). "Jewish and Middle Eastern non-Jewish populations share a common pool of Y-chromosome biallelic haplotypes".Proceedings of the National Academy of Sciences. Cilt 97. s. 6769.doi:10.1073/pnas.100115997.PMID10801975.
^"Israel".The World Factbook. Central Intelligence Agency. 19 Haziran 2007. 6 Ağustos 2016 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi:20 Temmuz 2007.
^abKaynak hatası:Geçersiz<ref> etiketi;JPPI2007 isimli refler için metin sağlanmadı (Bkz:Kaynak gösterme)
^Dekmejian 1975, s. 247. "Çoğu [Doğulu-Sefarad Yahudisi]... tam da Filistin'de bir Yahudi devleti kurma teşebbüsünden kaynaklanan Arapların baskısı yüzünden gelmiştir."
^S. Safrai, "The Era of the Mishnah and Talmud (70-640)", in H.H. Ben-Sasson, editor,History of the Jewish People, Harvard University Press, 1976, p. 364.
^"Filistin'de bir ulusal veya dini Yahudi cemaati kurulması amacıyla ortaya çıkan, sonrasında da modern İsrail'in destekleyen bir uluslararası hareket." ("Zionism," Webster's 11th Collegiate Dictionary). Ayrıca bakınız"Zionism" 18 Mayıs 2008 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.,Encyclopedia Britannica, tarafından "Yahudilerin kadim memleketi Filistin'de (İbranice:Eretz Yisra'el, "İsrail Diyarı") bir Yahudi ulus devletini kurma ve destekleme amacını taşıyan Yahudi ulusal hareketi" ve The American Heritage Dictionary of the English Language, Dördüncü Baskı "On dokuzuncu yüzyıl sonlarında, artan Antisemitizm'e tepki olarak ortaya çıkan ve Filistin'de yeniden bir Yahudi anavatanı kurmayı hedefleyen bir Yahudi hareketi. Modern Siyonizm, İsrail Devleti'nin kurulması ve gelişmesi ile ilgilenir," şeklinde tanımlanmaktadır.
^Ernest Gellner, 1983. Nations and Nationalism (Ilk edition), p 107-108.
"Yahudi halkının ulusal kurtuluş hareketi Siyasi Siyonizm, 19. yüzyılda Avrupa'yı kasıp kavuran liberal milliyetçilik bağlamında ortaya çıkmıştır." (Neuberger, Binyamin.Zionism - an Introduction 26 Mart 2015 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi., Israeli Ministry of Foreign Affairs, August 20, 2001, 17 Ağustos 2006 tarihinde erişilmiştir).
"Yahudi halkının ulusal kurtuluş hareketi Siyonizm, İsrail Devleti'nin kurulmasını da sağlamıştır ve Yahudi, Siyonist, demokratik ve emniyet altındaki bir İsrail Devleti'nin devamlılığı ve geleceğini Yahudi halkının ortak sorumluluğunun bir ifadesi olarak görür." (What is Zionism (The Jerusalem Program) 22 Ocak 2009 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.,Hadassah, 17 Ağustos 2006 tarihinde erişilmiştir.
^"Kral Davut'un ilk Yahudi ulusunu şekillendirdiği Siyon'dan..." (Friedland, Roger and Hecht, RichardTo Rule Jerusalem, p. 27).
^"Halk genelinde kabul gören Mesihçi inanışların sonuçları ve yankıları itibarıyla siyaseten son derece güçlü olduğu ve siyasi otorite, topraklar üzerinde hakimiyet ve dini inancın bir halk olarak Yahudilerin kaderi için öneminin yaygın ve şiddetli çekişmelere konu olduğu İkinci Tapınak döneminin sonları itibarıyla, Yahudi ulusunun sosyal ve kültürel bir gerçeklik olduğu açık görünmektedir". (Roshwald, Aviel. "Jewish Identity and the Paradox of Nationalism", in Berkowitz, Michael (ed.).Nationalism, Zionism and Ethnic Mobilization of the Jews in 1900 and Beyond, p. 15).
"On dokuzuncu yüzyıl sonlarında, artan Antisemitizm'e tepki olarak ortaya çıkan ve Filistin'de yeniden bir Yahudi anavatanı kurmayı hedefleyen bir Yahudi hareketi." ("Zionism", The American Heritage Dictionary of the English Language, Fourth Edition).
"Siyasi Siyonistler, Siyonizm'i Yahudilerin Antisemitizm'e verdikleri tepki olarak görmüşlerdir. Tehlike altındaki Yahudi cemaatlerinin sığınabilecekleri bir yere sahip olmaları için Yahudilerin en kısa süre içinde bağımsız bir devlete sahip olması gerektiğine inanmışlardır." (Wylen, Stephen M.Settings of Silver: An Introduction to Judaism, Second Edition, Paulist Press, 2000, p. 392).
"Yahudilerin İsrail'deki anavatanlarına dönmesi için ortaya çıkan ulusal bir hareket olan Siyonizm, Batı Avrupa'daki Antisemitizm'e ve Doğu Avrupa'da Yahudilerin maruz kaldığı şiddet ve baskılara tepki olarak ortaya çıkmıştır." (Calaprice, Alice.The Einstein Almanac, Johns Hopkins University Press, 2004, p. xvi).
"Antisemitizme verilen büyük tepki, Siyonizm'in on dokuzuncu yüzyılın sonundaTheodor Herzl'in liderliğinde yükselişi olmuştur." (Matustik, Martin J. and Westphal, Merold.Kierkegaard in Post/Modernity, Indiana University Press, 1995, p. 178).
^abBerenbaum, Michael.The World Must Know," United States Holocaust Museum, 2006, p. 103.
^Lador-Lederer, Joseph.World War II: Jews as Prisoners of War, Israel Yılbook on Human Rights, vol.10, Faculty of Law, Tel Aviv University, Tel Aviv, 1980, pp. 70-89, p. 75, footnote 15.[1] 25 Ağustos 2010 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.
^Donald L Niewyk,The Columbia Guide to the Holocaust,Columbia University Press, 2000, p. 45: "Holokost yaygın olarak 5 milyondan fazla YahudininII. Dünya Savaşı sırasındaAlmanlar tarafından öldürülmesi şeklinde tanımlanmıştır." Ne var ki, Holokost genellikle sistematik olarak katledilen farklı gruplara mensup tüm kurbanları içine alır.
Baron, Salo Wittmayer (1952).A Social and Religious History of the Jews, Volume II,Ancient Times, Part II. Philadelphia: Jewish Publication Society of America.
Danzger, M. Herbert (2003). "The "Return" to Traditional Judaism at the End of the Twentieth Century: Cross-Cultural Comparisons". Neusner, Jacob; Avery-Peck, Alan J. (Ed.).The Blackwell Companion to Judaism (İngilizce). Malden, Mass.: Blackwell Publishing.ISBN1-57718-058-5.
Poliakov, Leon (1974).The History of Anti-semitism. New York: The Vanguard Press.
Sharot, Stephen (1997). "Religious Syncretism and Religious Distinctiveness: A Comparative Analysis of Pre-Modern Jewish Communities". Endelman, Todd M. (Ed.).Comparing Jewish Societies (İngilizce). Ann Arbor, Mich.: University of Michigan Press.ISBN0-472-06592-0.
Stillman, Norman (1979).The Jews of Arab Lands: A History and Source Book. Philadelphia: Jewish Publication Society of America.ISBN 0-8276-0198-0
Sweeney, Marvin A. (2003). "The Religious World of Ancient Israel to 586 BCE". Neusner, Jacob; Avery-Peck, Alan J. (Ed.).The Blackwell Companion to Judaism (İngilizce). Malden, Mass.: Blackwell Publishing.ISBN1-57718-058-5.