Geceyarısı Ekspresi,Alan Parker'ın yönetmenliğini yaptığı, 1978 yılı İngiliz-Amerikan ortak yapımı sinema filmidir. 1970'te,Türkiye'de tutuklanıp hapse atılanBilly Hayes'in gerçek öyküsünden yola çıkılarak yazılmış hikâyeyi anlatmaktadır.
Amerikalı genç bir turist olanBilly Hayes, sevgilisi Susan ile birlikteTürkiye'de tatildedir. Hayes tatil dönüşü arkadaşlarına satıp para kazanmak amacıyla ülkesine dönerken yanında iki kilogramhaşhaş götürmeye teşebbüs eder. Vücuduna canlı bomba gibi yerleştirdiği küçük paketler hâlindekiuyuşturucu uçağa binmek üzereyken yapılan ani bir güvenlik aramasıyla polisler tarafından bulunur ve İstanbul Sağmalcılar Cezaevi'nde tutuklu geçireceği süreç başlar.
Gerçekte William HayesTürkiye'de yalnızken filmde sevgilisi ile birliktedir.
İşkence sahneleri tamamen sonradan eklenmiştir. William Hayes, Türk gardiyanlar tarafından işkence gördüğünden ya da cinsel istismara uğradığından hiçbir zaman söz etmemiştir. Ancak filmde de olduğu gibi kendi isteğiyle homoseksüel ilişkide bulunduğunu açıklamıştır.
Kitapta; William Hayes, hapishane arkadaşının dilini ısırmıyor.
Kitabın ve filmin bitişleri de farklıdır: Kitapta Hayesİmralı Adası'ndaki başka bir hapishaneye transfer edilir ve oradan deniz yoluyla kaçar; filmde ise Hayes, istemeden öldürdüğü başgardiyanın üniformasını giyerek gardiyan kılığında hapishaneden kaçar.
Hikâye büyük ölçüde Türkiye'de geçse de,İstanbul'da çekim izni verilmemesi üzerine filmin neredeyse tamamıMalta'nın[1][2] Valletta kentindeki Fort Saint Elmo'da çekildi. Aktörlerin çoğunluğu Maltalıyken; İtalyan, Amerikan, Yunan ve Ermeni oyuncular da filmin kadrosunda yer almaktadır.
Gösterime girmeden önce Türkiye tarafından protesto edilen Geceyarısı Ekspresi,51. Akademi Ödülleri'nde aday olduğu 6 dalın 2'sindeAkademi Ödülü kazandı (En iyi özgün müzik: Giorgio Moroder ve en iyi uyarlama senaryo: Oliver Stone).[3]
18 Mayıs 1978'deMidnight Express farklı ülkelerden gelen gazetecilerden oluşan bir izleyici grubunaCannes Film Festivali kapsamında gösterildi. 43 gün sonraAmerika Birleşik Devletleri ve Türkiye mahkûmların değişimi konusunda bir müzakereye girdi.
Aralık 2004'te Türkiye'ye yaptığı bir ziyaret sırasında kitaptan uyarlanan filmin senaryo yazarıOliver Stone yazdığı şeyleri çekim aşamasında fazla dramatize ettiğini kabul ederek özür diledi.[4]
Yakın zamanda Amerikan basınına yaptığı açıklamalarda da Billy Hayes Türkiye hakkında fikir ve anılarının filmde olduğu gibi sadece negatif şeylerden oluşmadığını ve filmde çarpıtılan Türkiye görüntüsü yüzünden vicdan azabı duyduğunu belirtiyor.[5]