Hüküm sürenKelt (MÖ 450 sonrası) veRoma (MÖ 9 -5. yüzyıl) dönemlerinden sonra Macaristan'ın kuruluşu 10. yüzyıldaDoğu Roma tarafından 1000 yılında tahta oturtulanI. István'ın büyük büyükbabasıÁrpád önderliğinde Macarların Asya'dan bölgeye gelişiyleMacaristan tarihi başlamaktadır. Macar Krallığı çeşitli kesintilerle de olsa 946 yıl varlığını sürdürdü. Bu süreçte de Batının kültürel merkezlerinden biri oldu. Zamanının süper güçlerinden olan Macaristan, ittifak devletleriyle girdiğiI. Dünya Savaşı'nı kaybedince ülke topraklarının üçte ikisinden fazlasını 3.3 milyon etnik Macar halkıyla beraber kaybetti.[7] Buna neden olan ve 1920 yılında imzalananTrianon Antlaşması, Macar tarihinin en kötü olaylarından biri olarak kabul edildiği gibi, ağır şartlarıyla bilinmektedir.[8][9][10]II. Dünya Savaşı sırasındaNazi Almanyası ile birlik olan Macaristan, bunun ardındanSovyet Rusyası tarafından ele geçirildi ve 1947 ile 1989 yılları arasındakomünist yönetimi benimsedi. Bu dönemde Macaristan,1956 Macar Devrimi gibi olaylarla uluslararası bir tanınırlık elde etti. 1989 yılındaki devrimleDoğu Bloku'nun çökmesiyle sınırlarınıAvusturya'ya açtı. Bu yıldan sonra daparlamenter cumhuriyet sıfatını elde etti. Bugün ülke geniş gelire sahip bir ekonomi barındırmaktadır.[11] Ayrıca bölgesel bazı kaynakları da tekelinde bulundurmaktadır.[12][13]
Önceki on yılda Macaristan dünyanın onuncu dinamik ekonomisi olarak gösterildiği gibi[14] dünyanın on beş turistik merkezinden biridir.[15][16] Aynı şekilde başkentBudapeşte, dünyanın en güzel kentlerinden biri olarak gösterilmektedir.[17][18] ÜlkedekiHévíz Gölü, dünyanın en büyük ikincikaplıcasıdır. YineBalaton Gölü,Orta Avrupa'daki en büyük göldür. Son olarakHortobágy, Avrupa'nın en geniş otlağıdır.
Macaristan'ın kuzey kesimleri dağlık bir bölgedir. Doğu komşusuRomanya'nın kuzey sınırından içeri giren bu dağ zinciri batıya doğru uzanarak Avusturya Alpleri ile birleşir. Ama bu dağlar akarsulara sık sık geçit veren sayısız birtakım tepelere parçalanmıştır. Dağların en yüksek noktasıKekeş Tepesi'dir (1.014 m). Yer yer vadilerle yarılan dağların yamaçları sık ormanlarla kaplıdır. Tepelerden vadilere inildikçe "lös" adı verilen kil ve kum karışımı sarı renkli balçıkla kaplı araziler görülür. Bunlar çok verimli topraklardır. Bağlar,meyve bahçeleriyle dolu olan vadilerde sırtlarını yamaçlara dayamış kasabalara rastlanır.Tuna Nehri'nin batısındaBakony Ormanları bulunur.
Macar Denizi diye anılanBalaton Gölü'ne kadar uzayan bu dağlık bölge çoğunlukla kireçtaşından oluşmuş bir yayladır. En yüksek tepesiKőröshegy Dağı'dır (713 m). Buralarda da tepeler ormanlarla kaplı olup vadiler tarıma ayrılmıştır. Vadilerde de yer yer lös toprağına rastlanır.Balaton Gölü'nden güneye doğru, Sırbistan sınırı yakınlarındaMecsek Dağları (En yüksek noktası 682 m) bulunur. "Felföld" diye anılanMacaristan Yaylası burada sona erer.
Batı Macaristan Ovası'nda ilk planda tepelerin çokluğu göze çarpar. Buralarda akarsular bulanık ve çamurludur. Bunlardan daha çok ormandan kesilen ağaç kütüklerini taşımak için faydalanılır. Tuna'ya dökülenRaba, Repce ve Marcal nehirleri arasında kalan topraklarda buğday ekimi yapılır. Tuna'yı geçip doğuya ilerlendikçe Büyük Alföld denilen karakteristik Macar Ovası ile karşılaşılır. Macar halkının yarısını barındıran baştan başa düz, engin bir çayırdır. Büyük Alföld'de büyük ısı farkları göze çarpar. Kuzeyde dağlarla çevrili olduğu için yazın şiddetli sıcaklar olur. Kışın ise dondurucu rüzgârlar ovayı kaplar.Karpatlar'dan inen Tisza Nehri ovayı enlemesine keserek güneyde Sırbistan'a girer (Voyvodina Özerk Bölgesi) ve orada Tuna'ya karışır. Büyük miktarda çamuru da birlikte sürükleyen bu ırmak, ilkbahar taşkınları sırasında oldukça geniş bir çevreyi sular altında bırakır. Yazın kızgın güneşle kuruyan bu çamurlar Tuna ile Tisza arasındaki bölgenin karakteristik manzarasıdır. Kuzeydoğuda Romanya sınırına yakın Debrecen dolaylarında buna benzer kumlu, balçıklı yerlere rastlanır.
Tarıma çok elverişli löslü topraklar çoğunluğu meydana getirirler. Macaristan'ın tarım yönünden zenginliğinin belli başlı kaynağı bu bereketli ovalardır.
Sıcaklık, ocak ayında -1 ila 2 derece arasındadır. Yaz aylarında ise sıcaklık en fazla 29 dereceye kadar yükselir. Denize kıyısı olmadığı için ülkede karasal iklim hâkimdir.
Macaristan üniter bir cumhuriyettir.Parlamento tarafından her beş yılda bir seçilen devlet başkanının rolü semboliktir; ancak görevleri arasında başbakanı atamak vardır.Başbakan ise hükûmet üyelerini seçer ve görevden alır. Her bakan adayı, devlet başkanı tarafından bir formalite olarak onaylanmalıdır.
Yasama organı (Országgyűlés) 2014'ten bu yana 199 üyelidir.[19] 1999-2014 yılları arasındaki 386 üyeli işleyiş, 2011'de başlayan bir dizi yasal değişiklik ve 2012'de yürürlüğe giren yeni anayasa ile değişmiştir.[20]
Aynı şekilde seçim sistemi de yenilenmiş ve ilk kez 2014 seçimlerinde yürürlüğe giren seçim sistemiyle, 2010'dan beri iktidarda olanFidesz partisinin hakimiyeti artmıştır. Son yasal değişiklikler Macaristan'da demokrasinin otoriterleştiği tartışmalarını da beraberinde getirmiştir.[21][22]
Bir siyasi parti parlamentoya girebilmek için oyların en az %5'ini almalıdır. Macaristan'damilletvekili seçimleri 4 yılda bir yapılır. 15 üyeli Anayasa Mahkemesi, yasaların anayasaya uygunluğunu denetler. 2012 sonrası yeni sistemde Anayasa Mahkemesi'nin rolü de azaltılmıştır.
İhracat odaklı bir ekonomiye sahip olan Macaristan, uluslararası ekonomik konjonktürün yarattığı risklere açıktır. Dış ticaretinin büyük bir bölümünü AB ülkeleriyle yapan ülke, Avro'ya geçiş için gerekli hazırlıkları da sürdürmektedir. Temel ürün gruplarına göre dış ticaretinin dağılımında, makineler, elektronik eşyalar ve nakliye araçları ülkenin ithalat ve ihracatında ana sektörler olarak öne çıkmaktadır. İthalatın yaklaşık %50'sini, ihracatın ise %60'ını bu üç sektör gerçekleştirmektedir.
Macaristan oldukça gelişmiş bir karayolu, demiryolu, hava ve su taşıma sistemi vardır. Ülkenin başkenti Budapeşte, toplu taşıma ağında önemli bir düğüm olarak hizmet vermektedir.
Macarların atalarının büyük çoğunluğu Ural-Altay/Fin-Ugor kavimleri'nden olan Hun-Ugor kavimleridir. Daha sonra Hint Avrupa grubundan olmayan bu Ugor kavimlerineHunlardan bazı boylar karışmıştır. Karışan bu üç kavim,Hazarlar'ın egemenliğini kabul etmiştir (460).
Macaristan'da eğitim 5-18 yaşları arasında zorunludur.[23]
1276 yılındaVeszprém üniversite Péter Csák birlikleri tarafından tahrip edildi ve yeniden inşa edilmedi.Pécs'te bir üniversite 1367 kurulmuştur.Sigismund 1395 yılında Óbuda'da bir üniversite kurmuştur.Universitas Istropolitana,Matyas Corvinus tarafından 1465 yılındaPozsony'de kurulmuştur.Nagyszombat Üniversitesi 1635 yılında kuruldu ve 1777 yılında Buda'ya taşındı ve bugünEötvös Loránd Üniversitesi olarak hizmet vermektedir. Dünyanın ilk teknik üniversitesi 1735 yılındaSelmecbánya'da kuruldu. Onun ardılı Macaristan'dakiMiskolc Üniversitesi'dir.Budapeşte Teknoloji ve Ekonomi Üniversitesi (BME) üniversite düzeyi ve yapısı ile dünyadaki en eski teknoloji kurumu olarak kabul edilir. Yasal selefi iseİmparator II. Joseph tarafından 1782 yılında kurulanInstitutum Geometrico-Hydrotechnicum'dur.