Movatterモバイル変換


[0]ホーム

URL:


İçeriğe atla
VikipediÖzgür Ansiklopedi
Ara

Kafiye

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Alman edebiyatının önemli figürlerinden Johann Christoph Friedrich von Schiller tarafından yazılmıştır.

Kafiye ya dauyak,şiirdemısra sonlarında bulunan sözcüklerin son heceleri arasındaki ses benzerliğidir. Şiirde uyak, dize sonlarında bulunan farklı görevlerdeki ekler veya anlamları ayrı sözcükler arasında görülür. Dize sonlarında yinelenen aynı görevdeki ekler ya da sözcükler uyak değildir. Bunlararedif denir.

Uyak türleri

[değiştir |kaynağı değiştir]

Uyaktaki ses sayısına göre

[değiştir |kaynağı değiştir]

Yarım Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Yarım uyak, dize sonundakitek ses benzerliğine dayanan uyak türüdür.

-Diz

-Yaz

Buradaki"z" sesleri yarım uyaktır.

Tam Kafiye

Mısra sonlarındakiiki ses benzerliğine"tam uyak" denir.

Örnek:

Ben yâr ile ettim sav
Akıttım gözümden kanlı y

Yukarıdaki örnek dizede“aş” sesleri tam kafiye oluşturmuştur.

Örnek:

Bir hazan akşamı indimdi sahile ben
Vardı, mavi sular üstünde beyaz bir yelken

Yukarıdaki örnek dizede"en" sesleri tam kafiye oluşturmuştur.

DİKKAT!

Uzun okunan ünlüler tek başına"tam kafiye oluşturur" Çünkü bu ünlüleriki ses yerine geçer.

Örnek:

Gönlümüz düşmişdi girdâb-ı belâ deryâsına
Geçdi derbend-i melâledden safâ sahrâsına

Yukarıdaki dizelerdeki“â” ünlüsütamuyaktır.

Zengin Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Dize sonlarındakiüç vedaha fazla ses benzerliğine dayanan uyak türüdür.

Örnek:

Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak...
Ahmet Haşim

Burada "yaprak" ve "ağlayarak" (-rak) ekleri zengin uyağa örnektir.

Dizilişlerine Göre Uyaklar

[değiştir |kaynağı değiştir]

Düz Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Bir dörtlüğünbütün dizelerininbiribiriyle uyaklı ya dailk üç mısrabiribiriyle uyaklıdördüncü dize serbest şekilde olmasıdır.

Örnek:

Gül büyütenlere mahsus hevesle  a

Renk renk dertlerimi gözümde besle  a

Yalnız, annem gibi o ılık sesle    a

İçimde dövünüp ağlama gurbet    b

Necip Fazıl Kısakürek

Sarmal Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Bir dörtlüğünbirinci vedördüncü dizelerinin kendi arasında,ikinci veüçüncü dizelerinin kendi arasında uyaklı olmasına dayanan uyak türüdür.ABBA biçimindedir.

Örnek:

a Balkonlara, yalılara dalar düşünürüm
b O günler uzaklaşan yelkenlerin peşi sıra
b Akan bulutlar gibi geçmiş: ne iz, ne hâtıra!
a Sır şimdi bunca güzel hayat, güzel ölüm!
[[Necati Cumalı

Çapraz Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Bir dörtlüğünbirinci veüçüncü dizelerinin kendi arasında,ikinci vedördüncü dizelerinin kendi arasında uyaklı olmasına dayanan uyak türüdür.ABAB biçimindedir.

a Ne doğan güne hükmüm geçer,
b Ne halden anlayan bulunur;
a Ah aklımdan ölümüm geçer;
b Sonra bu kuş,bahçe, nur.
C. S. Tarancı

Örüşük Kafiye Şeması

[değiştir |kaynağı değiştir]

Batı şiirinden şiirimize geçmiş kafiye şemasıdır. Özellikle TERZARİMA nazım şeklinde kullanılan bir kafiye şemasıdır.Üç dizeli bentliklerden oluşur. Son bent tek dizeden oluşur.Son kelimelere bakılır

Şeması; (a, b, a), (b, c, b), (c, d, c) şeklinde gösterilebilir.

Mani Tipi Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Halk Edebiyatı'ndaki manilerden yayılmış kafiye şemasıdır.Manilerden oluşur

A Uzaklarseçilmiyor

A Gönüldürgeçilmiyor

B Gönül bir top ibrişim

A Dolaşmışaçılmıyor

Şeması; (a, a, b, a), (c, c, d, c), ... gösterilebilir.

Uyakların dizelerdeki bulunma yerlerine göre

[değiştir |kaynağı değiştir]

İç Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Dizelerin "ortasında" bulunan uyaktır.

Örnek:

Şeb-i hicran yanarcânım döker kan çeşm-i giryânım
Uyadır halkıefganım kara bahtım uyanmaz mı.
Fuzulî

Burada"cânım" ve"efganım" (-an) sözcüklerinde iç uyak görülmektedir.

Baş Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Dizelerin başında bulunan uyaktır.Altay aliterasyonu diye de bilinir.

Örnek:

Gönlümüz bağlandı zülfün teline
Alınmaz gözleri mestim alınmaz
Sencileyin cevredici kuluna
Bulunmaz gözleri mestim bulunmaz.
Gevheri

İkinci dizedeki"alınmaz" ile dördüncü dizedeki"bulunmaz" (-l) sözcükleri baş uyak oluştururlar.

Özel durumlar

[değiştir |kaynağı değiştir]

Tunç kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Ses benzeşmesinin"üçten" fazla olması durumunda kelimelerin biri genellikle diğerini içine alır. Bu, durumda zengin kafiyenin adı “tunç kafiye” olur.

Örnek:

Fikrim bir hulyaya bazıdalar da Düşünür, derim ki: Bu odalarda Kim bilir kaç kişi oturmuş yatmış.” (7 harf) (Yusuf Ziya Ortaç, Evim)

Örneğin bu beyitte "dalar da" ve "odalarda" sözcükleri tunç uyak oluşturur.

Cinaslı Kafiye

[değiştir |kaynağı değiştir]

Mısra sonlarında anlam olarak farklı ancak yazılış olarak aynı olan yani eş sesli kelimelerin kullanılması sonucu oluşan kafiyedir.

Örneğin;
… bülbül,
Kapımdakiasmaya,
… vazgeçmem
Götürselerasmaya.

Mısra sonlarında bulunanasmaya kelimeleri cinaslı kafiye örneğidir."Asmak" iki farklı anlamda kullanılmış ve bu sayede ses ahengi oluşturularak"cinaslı kafiye" örneği verilmiştir.Söyleniş bakımından aynı ancak anlam olarak farklı sözcüklerden ya da söz yüklemlerinden oluşan uyak türüdür.Örnek:

Dönülmez akşamın ufkundayız, vakit çokgeç:
Bu son fasıldır ey ömrüm, nasıl geçersengeç.
Yahya Kemal

Buradaki alıntıda"geç" ve"geç" sözcüklericinaslı uyak oluşturur

REDİFLER

Uyaktan sonra gelen aynı anlam ve görevdeki ek ya da sözcüklereredif denir. Redif ve uyaklar karıştırılmamalıdır.ÖRNEK:

Koyun verdi kuzu verdi sütverdi

Yemek verdi ekmek verdi etverdi

Kazma ile dövmeyince kıtverdi

Benim sadık yarim kara topraktır.

Âşık Veysel

Örneğin yukarıdaki alıntıda kalın olarak gösterilen sözcükler rediftir.

Kaynakça

[değiştir |kaynağı değiştir]
Otorite kontrolüBunu Vikiveri'de düzenleyin
"https://tr.wikipedia.org/w/index.php?title=Kafiye&oldid=35107647" sayfasından alınmıştır
Kategori:
Gizli kategoriler:

[8]ページ先頭

©2009-2025 Movatter.jp