İlçe, 1930'dan 2009'a kadarEminönü'yle beraber tarihî yarımadadaki iki ilçeden biri olmuştur. 2009'da Eminönü ilçesinin lağvedilip Fatih ilçesine katılmasından beri tekrar tüm tarihî yarımada üzerindeki tek ilçe hâline gelmiştir. Kırsal yerleşimi olmayan ve 15,62 km²lik (1562 hektar) bir alanı kaplayan Fatih ilçesi 57 mahalleden oluşmaktadır.
Fatih Sultan Mehmet fethin onuncu yılında yıktırdığı Havariyyun Kilisesi'nin yerine kendi adıyla anılan büyük bir külliye yaptırdı.Fatih Külliyesi'nin çevresinde zamanla birMüslüman mahallesi ortaya çıktı. Külliyenin adıyla anılmaya başlayan bu mahalle hızla klasik bir Osmanlı şehri halini almış, Fatih semtine ve ilçesine adını vermiştir.[2]
Fatih ilçesi, İstanbul’un tarihî yarımadasını kapsayan ve hemAntik Çağ’danBizans’a hem deOsmanlı’danCumhuriyet’e uzanan üç bin yılı aşan bir yerleşim alanı üzerinde kuruludur. Bölgenin tarihi MÖ 7. yüzyılda Megaralı kolonistler tarafındanBizantion’un kurulmasına kadar gider.Roma İmparatorluğu’nun 330 yılındaKonstantin tarafından başkent ilan edilmesiyle yarımada, imparatorluk idaresinin merkezi hâline gelmiş;Konstantin Forumu,Büyük Saray,Hipodrom veAyasofya gibi yapılar bu dönemin temel karakterini belirlemiştir.[3][4]
Bizans döneminde Fatih, dini ve idari yapıların yoğunlaştığı bir merkez olarak gelişmiştir. 5. yüzyılda Theodosius surlarının tamamlanmasıyla yarımada, dünyanın en güçlü savunma sistemlerinden biri hâline gelmiş; Zeyrek’teki Pantokrator Manastırı, Vefa’daki Kilise Cami,Fenari İsa Manastırı,Blaherne bölgesindeki kutsal yapılar ve imparator saray kompleksi bu dönemde inşa edilmiştir.[5][6] 1204’teDördüncü Haçlı Seferi’nin şehri tahrip etmesine rağmenPalaiologos hanedanının 1261’deki dönüşü sonrası yarımada yeniden imar edilmiştir.
1453’te İstanbul’un Türkler tarafından fethiyle Fatih, Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti olarak yeniden şekillenmiştir. Bölge, imparatorluğun siyasi, dini ve kültürel merkezi hâline gelmiş; bu dönüşümün odağınıII. Mehmed’in inşa ettirdiğiFatih Külliyesi veTopkapı Sarayı oluşturmuştur. Fatih Külliyesi çevresinde kurulan medreseler, darüşşifa, kütüphane ve imaretler Osmanlı klasik dönem eğitim ve sosyal yapısının temelini oluştururken; 16. yüzyılda Mimar Sinan’ın inşa ettiğiSüleymaniye Külliyesi İstanbul siluetinin en belirleyici unsuru hâline gelmiştir.[7][8]
Osmanlı döneminde Fatih, yalnızca Müslüman mahallelerin değil,Rum,Ermeni veYahudi cemaatlerinin de yaşadığı çok kültürlü bir bölgeydi.Fener veBalat’taRum Ortodoks Patrikhanesi ve eski Bizans kiliseleri; Samatya’da Ermeni mahalleleri;Hasköy ve Balat çevresinde sinagoglar bu etnik dokunun izlerini günümüze taşımaktadır.[9] Semt, 1509’daki “Küçük Kıyamet” depremi, 1766 depremi ve çok sayıda büyük yangınla defalarca hasara uğramış ancak her seferinde yeniden inşa edilmiştir.
19. yüzyılTanzimat reformlarıyla birlikte ilçede modern belediyecilik uygulamaları başlamış; yollar genişletilmiş, yeni idari yapılar inşa edilmiş ve şehir dokusu kısmen değişmiştir. 1871’deSirkeci–Edirne demiryolunun açılması bölgenin ulaşım tarihinde önemli bir dönüm noktası olmuştur.[10]
Cumhuriyet döneminde İstanbul’un idari merkeziAnkara’ya taşınsa da Fatih, Türkiye’nin en yoğun tarihî mirasını barındıran ilçe olarak önemini sürdürmüştür. 1950’lerde başlayan yol genişletme politikaları (özellikle Vatan Caddesi ve Millet Caddesi), ilçenin geleneksel dokusunu önemli ölçüde etkilemiştir. 1985’te tarihi yarımadaUNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dâhil edilmiştir.[11] 2009 yılına kadar Fatih veEminönü tek bir ilçe iken bu tarihte ikiye ayrılmış; günümüz Fatih ilçesi tarihî yarımadanın büyük bölümünü kapsamaktadır.
Günümüzde Fatih, Ayasofya,Süleymaniye,Kapalıçarşı, Sultanahmet Meydanı, Haliç kıyıları, sur sistemi ve Fener–Balat gibi alanları barındıran, İstanbul’un hem turistik hem kültürel hem de dini merkezlerinin büyük bir kısmını içeren bir bölge olarak varlığını sürdürmektedir.
Fatih ilçesi, kuzeybatıdaEyüpsultan ilçesi, kuzeydeHaliç, güneydeMarmara Denizi, batıdaZeytinburnu ilçesiyle komşudur. İlçenin yüzölçümü 15,62 km²dir (1562 hektar). İlçenin deniz seviyesinden yüksekliği ortalama 60 m'dir. İstanbul'un geleneksel tarım alanıYedikule Bostanları bir vakitler Fatih'te yer almış olsa da artık şehirleşme ile beraber yok seviyesine düşmüş, ilçedeki durum tarım arazisi yoktur şeklinde açıklanabilir hâle gelmiştir. Tarihî yarımada 7 tepe üzerine kurulmuştur, şiirlere konu olanİstanbul'un yedi tepesi, Fatih sınırları içinde kalır.
Fatih'in sınırlarını tarihi surlar ile Haliç ve Marmara Denizi belirler. HaliçAyvansaray'danYedikule'ye kadar uzanan surların bir bölümü tamir görmüştür ve Fatih'i Eyüp ve Zeytinburnu ilçelerinden ayırır. Haliç ve Marmara kıyılarındaki deniz surları büyük ölçüde tahrip olduğu için günümüze kadar ulaşamamıştır. Kıyılarının toplam uzunluğu 14 km'dir.
İlçenin tümü İstanbul kentinin tarihsel çekirdeği olan Suriçi'nde yer alır. 21 Mayıs 1930 tarihli ve 1499 sayılıresmi gazetede yayımlanarak 1 Eylül 1930 tarihinde yürürlüğe giren 1612 numaralı kanun ile İstanbul İli Merkez İlçesi Eminönü ve Fatih ilçeleri kurularak ikiye bölündü.[12] Fatih ve Eminönü ilçeleri 1984'e değinİstanbul Belediyesi'ne bağlı bir şubeyken, yapılan bir düzenlemeyleİstanbul Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde ilçe belediyeleri durumuna getirildiler. 29 Mart 2009 tarihinde yürürlüğe giren 5757 sayılı kanunla, tarihî yarımadanın iki ilçesi (Fatih ve Eminönü), "Fatih" adı altında tek bir ilçeye dönüştürülmüştür. Bu birleştirme öncesi 2008'de Fatih'teki mahalle sayısı 69'dan 24'e düşürülmüş, birleştirme sonrası Eminönü'ndeki mahallelerin eklenmesiyle mahalle sayısı 57'ye çıkmıştır.[13]
Marmaray kazıları neticesinde 8500 yıllık bir tarihe sahip olduğu anlaşılan[14] İstanbul şehrinin en eski yerleşim alanlarından biri olan Fatih İlçesi, tarihsel yapılar açısından oldukça zengindir. Tarihî yarımada Fatih,Roma İmparatorluğu'nun en önemli merkezlerinden biri olma özelliğine sahip bir yer olmasının yanında 1058 yılBizans'a, 469 yılOsmanlı Devleti'ne başkentlik yapmıştır. Bu özelliği dolayısıyla tarihî yarımadada bu üç önemli medeniyete ait çok önemli eserleri bir arada görmek mümkündür. Tarihî yarımada, üzerinde yer alanRoma,Bizans veOsmanlı dönemlerinden kalma eserlerle adeta bir açık hava müzesi görünümündedir.
İstanbul ilinin çevresinde bulunan,Bizans zamanında yapılmış şehir duvarlarıdır. İstanbul'un etrafını çeviren surlar tarihte5. yüzyıldan başlayarak inşa edilmiş, yıkılmalar ve yeniden yapmalarla dört defa elden geçmiştir. Son yapımı MS 408'den sonradır.II. Theodosius (408-450) zamanında İstanbul surlarıSarayburnu'ndanHaliç kıyısı boyuncaAyvansaray'a bu taraftan veMarmara kıyısı boyuncaYedikule'ye, Yedikule'denTopkapı'ya, Topkapı'dan Ayvansaray'a uzanıyordu.
Fatih ilçesi bugün yalnızca kuzey ve batıdan tarihi surlarla çevrilidir. Haliç kıyısındakiAyvansaray’danMarmara kıyısındakiYedikule’ye kadar uzanan bir bölümü tamir gören bu surlar Fatih İlçesini Eyüp ve Zeytinburnu ilçelerinden ayırır. Haliç ve Marmara kıyılarındaki deniz surları büyük ölçüde tahrip olduğu, zarar gördüğü için günümüze kadar ulaşmamıştır.
Bizans İmparatoruI. Justinianus tarafından M.S. 532 - 537 yılları arasındaİstanbul ilinin tarihî yarımadasındaki eski şehir merkezine inşa ettirilmişbazilika planlı birpatrikkatedrali olup, 1453 yılında İstanbul'unTürkler tarafından alınmasıylaFatih Sultan Mehmet tarafındancamiye dönüştürülmüş, 1934 yılından 2020 yılına kadarmüze olarak hizmet vermiş,[15][16] 2020 yılında ise tekrar camiye çevrilmiştir.[17] Ayasofya, mimari bakımdan,bazilika planı ile merkezî planı birleştiren,kubbeli bazilika tipinde bir yapı olupkubbe geçişi ve taşıyıcı sistem özellikleriylemimarlık tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak ele alınır.
Topkapı SarayıFatih Sultan Mehmed tarafından 1478'de yaptırılmış,Abdülmecid'inDolmabahçe Sarayı'nı yaptırmasına kadar yaklaşık 380 sene boyunca devletin idare merkezi ve Osmanlı padişahlarının resmîikametgâhı olmuştur. Kuruluş yıllarında yaklaşık 700.000 m²lik bir alanda yer alan sarayın bugünkü alanı 80.000 m²dir.[18]
1609-1616 yılları arasında sultanI. Ahmed tarafından tarihî yarımadada, MimarSedefkâr Mehmet Ağa'ya yaptırılmıştır.Cami Mavi, yeşil ve beyaz renkliİznik çinileriyle bezendiği için ve yarım kubbeleri ve büyük kubbesinin içi de gene mavi ağırlıklı kalem işleri ile süslendiği içinAvrupalılarca "Mavi Cami (Blue Mosque)" olarak adlandırılır.Ayasofya'nın 1934 yılında camiden müzeye dönüştürülmesiyle, İstanbul'un ana cami konumuna ulaşmıştır.
Aslında Sultan Ahmet Camii külliyesiyle birlikte, İstanbul'daki en büyük yapı komplekslerinden biridir. Bu külliye bir cami, medreseler, hünkar kasrı,arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa,sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşamamıştır.
Fatih İlçesindeki en önemli dini anıtsal yapılardan biri olanFatih Camii yineFatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılmıştır. Fatih cami bu bölgedeki en fazla ziyaret edilen cami durumundadır. Fatih Camii'ninOsmanlı Tarihi açısından bir diğer önemi de açılan ilk medreselerin bu caminin bünyesinde olmasıdır. Şu anda hâlâ bu medreseler üniversite öğrencileri tarafından kullanılmaktadır. Tarihi değere sahipZeyrek Camii kiliseden camiye çevrilmiştir.İskender Paşa Camii,Hırka-i Şerif Camii,Vefa Camii yine bölgedeki en önemli anıtsal yapılardır.Fatih İlçesi sınırları içindeki tarihsel nitelikli camilerden bazıları;
Fatih'iBeyazıt'a bağlayan ana cadde olan Fevzi Paşa CaddesiRoma döneminden beri aynı işlevini sürdürmektedir. Yine çok önemli bir yapı olan tarihiBozdoğan (Valens) Kemeri aynı bölgede bulunmaktadır.
Fatih semti oldukça yüksek bir yerde kurulmuştur. Çeşitli manzara noktalarındanHaliç veİstanbul Boğazı rahatlıkla izlenebilir.Şehrin en eski yerleşim alanlarından bazılarının bulunduğu Fatih ilçesi, tarihsel yapılar açısından oldukça zengindir.Bizans,Osmanlı veCumhuriyet dönemlerinde cazibesinden hiçbir şey kaybetmemiştir ve sınırları içinde çok önemli tarihi ve turistik eserler barındırır. Sadece Türkiye'de değil dünyada da eşine az rastlanan bu eserlerden bazıları şunlardır:
Atatürk (Unkapanı) Köprüsü'nden itibaren başlayanAtatürk Bulvarı ve daha güneydeki Gazi Mustafa Kemal Paşa Caddesi, 2008'e kadar Eminönü ve Fatih ilçeleri arasında sınır oluşturuyordu. İstanbul kent içi ulaşım bağlantılarından bazıları Fatih ilçesinden geçer. Bunlardan başlıcalarıSaraçhanebaşı'ndanEdirnekapı'ya uzanan Macar Kardeşler ve Fevzi Paşa caddeleri, Aksaray'ı Topkapı-Edirnekapı Caddesi'ne bağlayanVatan Caddesi ile yine Aksaray'ıTopkapı'ya bağlayanMillet Caddesi'dir.Haliç kıyısı boyunca Ayvansaray, Mürsel Paşa,Abdülezel Paşa, Kadir Has ve Ragıp Gümüşpala caddeleri yer alır. Bu caddelerle Haliç arasında yeşil alanlar yer alır. İlçenin Marmara kıyısından Sirkeci'yi Bakırköy'e bağlayan "sahil yolu" da denenKennedy Caddesi geçer.Atatürk (Unkapanı) veGalata köprüleritarihî yarımadayıBeyoğlu yakasına bağlar.
2013 yılında tren seferlerine kapatılanSirkeci Garı'ndan başlayıp İstanbul'uAvrupa'ya bağlayan ve kentinAvrupa Yakasındaki banliyö ulaşımını sağlayan çift hatlı demiryolu da yer yer sahil yoluna paralel olarak uzanırdı.
Fatih ilçesi bir yarımada olarak suyolu ulaşımında oldukça avantajlı bir konumdadır;Sirkeci -Harem arasındaferibot,Eminönü iskelesinden iseKadıköy,Üsküdar veİstanbul Boğazı'na şehir hatları seferleri düzenlenir.İDO Yenikapı İskelesi'nden iseBakırköy,Bostancı veKadıköy'edeniz otobüsü seferleri düzenlenir. Haliç kıyısındaki Ayvansaray, Balat ve Fener iskelelerinden ulaşımdan çok gezinti amaçlı Haliç seferleri düzenlenir.
Fatih ilçesinin nüfus gelişimi İstanbul'un diğer ilçelerinden farklı olmuştur. Eski Eminönü ilçesinde 1960'larda başlayan nüfustaki gerileme 1990'lı yıllarda da eski Fatih ilçesinde başlamıştır. Bugün de ilçe nüfusu gerilemektedir. Bunun başlıca nedenleri gelişim alanlarının daralması, ekonomik olanakları gelişenlerin başka ilçelere taşınması ve önemli bölgelerin konut alanı olmaktan çıkıp iş alanı niteliği kazanmasıdır.
İlçenin ekonomik, özellikle de ticari fonksiyonu dışında diğer önemli fonksiyonları turizm, idari ve eğitimsel fonksiyonlardır. Tarihî yarımada üzerinde yer alanRoma,Bizans veOsmanlı eserleri ilçede turizm fonksiyonuna giderek önem kazandırmaktadır; özellikle yarımadanın eski Eminönü İlçesi içinde kalan kısmındaki işyerleri giderek turizme dönük işletmelere dönüşmektedir. İstanbul Valiliği'nin burada bulunması, İstanbul ilinin birçok önemli resmî dairesinin de burada yer almasına yol açmıştır.
Çapa semtinde eczaneler ve sağlık ekipmanları satan işletmeler yoğunlaşmıştır.Laleli semtinde, ağırlıklı olarakBağımsız Devletler Topluluğu veOrta Doğu ülkelerine dönük satış yapan konfeksiyon mağazaları yoğunlaşmıştır.
İlçenin profesyonel futbol liglerindeki en büyük temsilcisiİstanbulspor olmuştur. 1926'daİstanbul Lisesi öğrencileri tarafından kurulan İstanbulspor uzun aralıklarla da olsa 2000'li yılların ortalarına kadar Süper Lig'de mücadele etmiş, ancak daha sonra içine düştüğü mali ve idari kriz nedeniyle 2. Lig'e gerilemiştir.Fatih Karagümrük, İstanbulspor kadar başarılı olamamışsa da taraftar olarak ilçenin en güçlü kulübü olmuştur. Kırmızı-Siyahlı renklere sahip olan takım, 1958-1963 ve 1983-84 yılları arasında 1. Lig'de (Süper Lig) mücadele etmiştir ve 2020-21 sezonundan itibaren de bu ligde yer alır. Kulüp yakın zamanda tesisleşme konusunda bir hayli mesafe kaydetmiştir. Bir diğer ünlü spor kulübü iseVefa Spor Kulübü'dür.Süper Lig'in kuruluşundan 1970'lerin ortalarına kadar aralıklı da olsa bu ligde mücadele eden Vefa, daha sonra düşüşe geçerek amatör lige kadar geriledi.Yeşildirek 1960'ların başında Süper Lig'de oynayıp hâlen amatör ligde mücadele eden bir başka Fatih İlçesi kulübüdür.İstanbul Güreş İhtisas Kulübü güreş branşında Türkiye'nin önde gelen kulüplerindendir. Başlıca spor tesisleriVefa Stadı ile Vefa Spor Salonu'dur.
İlçede yaşayan nüfusun büyük kısmının anadiliTürkçedir. Bazı bölgelerdeKürtçe,Rumca,Gürcüce,Ermenice,İbranice konuşan nüfus yaşar. ZiraRumlar,Gürcüler ileErmeni veMuseviler kendi ana lisanlarına, örf ve adetlerine bağlıdırlar. İstanbul'un fethinden sonraKumkapı bölgesine yerleştirilen Ermeniler hâlâ burada yoğun biçimde yaşarlar. İlçenin güneybatısında yer alan ve İstanbul'un en büyükÇingene mahallesinden biri olanSulukule, 2005 yılında başlatılan "Sulukule Kentsel Yenileme Projesi" ile büyük ölçüde eski kültürel dokusunu kaybetmiştir. Muhafazakâr yaşam tarzının sınırlarda yaşandığıÇarşamba,kabadayılar semti olarak adlandırılanKaragümrük ve meyhaneleriyle ünlüKumkapı semtleri Fatih'in kozmopolit yapısını gösterir.
Çevre Tiyatrosu,Fatih Reşat Nuri Sahnesi, Fatih Belediyesi Zübeyde Hanım Kültür Merkezi, gibi modern dönemde yapılmış gösteri mekanlarının yanı sıraAya İrini gibi tarihsel mekanlar da performanalara ev sahipliği yapar. Ayrıca birçok kütüphanesi bulunmaktadır.
^2008'de Eminönü ilçesi lağvedilerek Fatih'e bağlanmıştır. İlçe coğrafyasının geçmişteki nüfusu hakkında bilgi için Eminönü nüfusu da tabloya eklenmiştir.
^Eyüpsultan ilçesinin kurulması ile nüfus azalmıştır.
^abcdefghijk*"Merkezi Dağıtım Sistemi"(html) (Doğrudan bir kaynak olmayıp ilgili veriye ulaşmak için sorgulama yapılmalıdır). Türkiye İstatistik Kurumu. 4 Şubat 2016 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi:13 Nisan 2016.
^Başbakanlık İstatistik Genel Müdürlüğü (1948)."1945 Genel Nüfus Sayımı"(PDF). sehirhafizasi.sakarya.edu.tr. 18 Şubat 2020 tarihinde kaynağındanarşivlendi(PDF). Erişim tarihi: 18 Şubat 2020.