![]() | Bu maddenin veya maddenin bir bölümünün gelişebilmesi için alakalı konuda uzman kişilere gereksinim duyulmaktadır. Ayrıntılar için lütfentartışma sayfasını inceleyin veya yeni bir tartışma başlatın. Konu hakkında uzman birini bulmaya yardımcı olarak ya da maddeye gerekli bilgileriekleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz. (Temmuz 2012) |
![]() Caferi mezhebi (turuncu) | |
Kurucu | |
---|---|
Cafer-i Sadık | |
Önemli nüfusa sahip bölgeler | |
![]() | [1] |
![]() | [2] |
![]() | [3] |
![]() | [4] |
Dinler | |
İslam | |
Kutsal kitaplar | |
Kur'an-ı Kerim |
Makale serilerinden |
![]() |
Câferîlik ya daCâʿferîyye,İslâm dinininŞîafıkıhmezheplerinden biridir.[5] İsmini kurucusu olanCa'fer es-Sâdık'tan (699-765) alır. Baştaİran olmak üzereAzerbaycan veIrak'ta yaygındır. Yer yerTürkiye'ninKars,Iğdır gibi illerinde ve bazı İslam toplumlarında görülmektedir.İsnâaşeriyye'nin temelini teşkil eden fıkıhekolüdür. Şiîlerin çoğunluğunun mensup olduğu fıkhî mezheptir. Günümüzde Şiîler başlıcaüç ana fırkaya ayrılmışlardır. Bunlar nüfus oranlarına göre sırasıyla İsnâ‘aşer'îyye,İsmâiliyye veZeydiyye fırkalarıdır.İran'nda hakim olan İsnâ‘aşer'îyye fırkasının %90'ının takip ettiği resmî fıkhî mezhep Câferîlik'tir. Ayrıca, İsmâ‘ilîğinMüsta'liyye-Tâyyîb’îyye kolu tarafından da fıkhî meselelerde takip edilmekte olan mezheptir.
İmâmet (İsnâ'aşerîyye i'tikadı)'na göre sonİsnâ‘aşer’îyye İmâmı olan, çocukken kaybolup bugüngayba halinde bulunan Muhammed Mehdi bir gün Arabistan'daMascid-al-haram adı verilen meydanda Dünya'ya geri dönecektir.
Câferîlik'teki fıkıh ilkeleri,Kur'an ve sünnetten çıkarılır. Sünnîlik ve Şiîlik arasındaki farklılık, ŞiîliğinMuhammed'den sonra ilk yöneticinin hem peygamberin vasiyetiyle, hem de ilâhî seçimle Hazret-i Ali olması gerektiğine inanılmasıdır.
Câferîlik adını fıkhı iyi bilen altıncı İmam Cafer-i Sadık'ın adından almıştır. Cafer-i Sadık'ın yaşadığı Hicri 2. asırda Câferîlik o imamın takipçilerine verilen bir isim olarak kullanılmıştır.
Kûfe'deAbbâsî Hükümdarı Muhammed bin Mansur Mehdî tarafından yargıçlık görevi verilmiş olan Şerik b. Abdullah, Cafer-i Sadık'ın talebelerinden Muhammed b. Muslim ve Ebu Kureybe'nin "Câferî" suçlamasıyla şahitliklerini reddetmiştir.[6]
16. yüzyıldaSafevî Hanedanı'nın İmamiye-i İsnaaşeriye'yi devletin resmî mezhebi olarak seçmesiyleCâferîlik adı kullanılmaya başlanmıştır.
Afşar Hanedanı'nı kuranNâdir Şah, 1736'da Safevî döneminde tavsiye edilenEbû Bekir,Ömer veOsman'ın lanetlenmelerini yasaklamış ve bunun karşılığı olarakOsmanlı Devleti'ne bir teklif sunarak Afşar imâmiliğininCâferîlik olarak adlandırmasını ve diğer dört Sünnî fıkıh mezhebiyle birlikte beşinci bir fıkıh mezhebi olarak kabul edilmesini önermiştir. Bunun dışındaKâbe'de Câferîlik adına beşinci ek bir sütun yapılmasını ve Câferîlerin Mekke ziyaretlerinin serbest bırakılmasını talep etmiştir.Nâdir Şah, İran dışındaIrak,Afganistan veOrta Asya'dan daulemâyı davet ederekNecef'te toplantı düzenlemiş, Osmanlı Devleti'ne yaptığı teklif burada şiî ûlema tarafından kabul edilmiştir.
Osmanlılar ise bu teklifleriİran'ı Sünnîleştirme çabası olarak değerlendirerekNâdir Şah'ı övmüş ve 1746'de imzalananKerden Antlaşması ile ilk üç halifenin lanetlenmeleri yasaklandıysa da Câferîliğin beşinci bir fıkhî mezhep olarak kabul edilmesi reddedilmiştir. NeticedeCâferîlik hiçbir zaman resmî sünnî mezhebi olamamıştır.
Günümüzde Şia'nın yüzde 80'i On İki İmâmcılığın Câferî fıkhını takip etmektedir. Bu büyük tâkipçi kitlesi nedeniyle Şiiliğin İsnaaşeriyye mezhebinin sıklıkla Câferîlik olarak adlandırıldığı da görülmektedir. Daha çokAzerbaycan,İran,Irak veBahreyn'de hâkim olan Şiî mezhebidir.
Alevî inancının, İran'daki on iki imamcı Câferîlik inancınınAnadolu'daki yorumu olduğu iddia edilir.[7][8]
Makale serilerinden |
![]() |
İnanç esasları |
Şiî inancında Ali bin Ebu Talib'in çok özel bir yeri vardır. Şiî amentüsünde bulunan imâmet anlayışına göre Muhammed öldüğünde yerine imâm olması gereken kişi Hazret-i Ali'ydi. Dolayısı ile imâmetinAli'nin soyundan devam etmesi şarttır. İsnâaşerîyye mezhebi mensupları arasında en büyük gruplar Câferî fıkhı, Alevî inancı ve Nusayrî inancı tâkipçilerinden oluşmaktadır. Pek çok konuda İsnâaşeriyye'nin itikadını paylaşanNusayrîlik,gayba halindeki Muhammed Mehdi hususunda İsnâaşeriyye'den ayrılmalarından ötürüGaliyye'ninGulatİmamiyye şubesi altında sınıflandırılmaktalardır.[9]
İsnâaşerîyye mezhebininfıkıh ekolü olan Câferîlik'teki dinihukuk veyaşeriat ilkeleri,Kur'an ve sünnetten çıkarılır.Ehl-i Sünnet veŞîa arasındaki farklılık ŞiiliğinMuhammed'den sonra ilk yöneticinin hem peygamberin vasiyetiyle hem de İlahi seçimleAli olması gerektiğine inanılmasıdır. Ayrıca;
Câferîlik'te ibadet öncesi yapılan temizlikte (abdest) ayaklar yıkanmak yerine hafif ıslak olan eller ayaklara sürülürek mesh edilir.
Günlük ibadetlerdennamaz Sünnilerle aynı şekilde 5 vakit kabul edilir. Ancak öğle ile ikindi, akşam ile yatsı namazları birleştirilerek, cem edilerek edâ edilir.
Namaz ibadetinde kıyamda elleri bağlamazlar, sağ ve sol omuza selam vererek namaz bitirmezler, namaz bitiriş şekilleri farklıdır.
Câferîlik ve Sünnilikte evliliğin pek çok kuralı ortak kabul edilmekle birlikte (karşılıklı anlaşma, hukuken tescil edilmesi vs.) Câferîlerde tarafların önceden evliliklerine süre tayin ederek evlenmeleri (Müt'a) geçerli bir uygulamadır.[kaynak belirtilmeli] Muta Nikâhı tüm Sünni mezheplerce geçersiz kabul edilmektedir.
Sünnîlerden farklı olarak Câferîlerde Hums denilen gelirin beşte birinden alınan bir vergi bulunmaktadır.Zekâttan farklıdır. Câferî din adamlarına göre Hums'un yarısı Peygamber soyundan gelen kimselere ve fakir, yetim olan Seyyidlere, diğer yarısı da dini bilgisi geniş olup hüküm verebilen Müctehidlere verilir. Müctehidlerin bu parayı kendisine kullanma hakkı yoktur, din yolunda harcanır.[kaynak belirtilmeli]
Câferîler, sadece imamlar yoluyla nakledilen ve kendilerince peygamberingerçek sünneti olarak tanımlanan sünneti takip ederler.
Câferîlik ve Sünnîliğin kayıtlı şifahi gelenek olan hadislere farklı yaklaşımları ile her iki grubun farklı hadis külliyatları oluşmuştur. Câferî inancına göre Şiîlik ve Sünnîlik arasındaki ayrılma, peygamberin ölümüyle bir kısım Müslümanların Ali'nin önderliğini (hilâfet) benimserken diğerlerinin güçlü bir şekildeEbû Bekir'i desteklemesiyle başlamıştır. Şiîler, Ali'ye hilâfetinGâdir-i Hum'da verildiğine ve bu olayın güvenilir kaynaklarda bulunduğuna inanmaktadırlar.
Câferiyye, sünnî hâdis kaynaklarından bazılarını reddederken, sünnîliğin de Şiî hadis kaynaklarından bazılarını reddetmesi, her iki grubun şeriat anlayışlarında farklılıklar doğmasına neden olmuştur.
Caferîler, İslam peygamberi Muhammed tarafından yasaklananmut'a nikâhı'nı uygulamaya devam etmektedir. Câferîler, bunun Ömer bin Hattâb tarafından kaldırıldığını ve peygamber zamanında kabul görülen bir şeyin kaldırılmasının uygun olmadığına inanırlar. Bu inanışa göre peygamberin doğru gördüğü Kıyamet'e kadar doğru, yanlış gördüğü ise Kıyamet'e kadar yanlıştır.
Câferîlikte sünnet,Muhammed'den aktarılan sözlü gelenek olduğu kadar imamlardan aktarılanları da kapsamaktadır.