1919 yılında Azerbaycan Cumhuriyeti'nin resmî dilinin Türkçe olduğunun ilan edilmesi.Azerbaycan'da resmî dilin adının Türkçe olduğu zamanlarda okutulan Türkçe (Azerice) ders kitaplarından bazılarının kapakları
Azerice,Azerbaycanca veyaAzerbaycan Türkçesi (Azerice: Azərbaycanca veyaAzərbaycan türkcəsi),Türk dilleri dil ailesininOğuz grubu içerisinde yer alan ve birTürk halkı olanAzerilerin ana dilini oluşturandil. En çok konuşucusuİran Azerbaycanı'nda bulunan dil (تۆرکۆTürkü, تۆرکجهTürkcə),Azerbaycan Cumhuriyeti'ninresmî dilidir.[15]Rusya'ya bağlı özerk bir cumhuriyet olanDağıstan'ın ise resmî dilleri arasında yer alır.[16]Azerbaycan'da 1936 yılına kadar halk kendisini Türk, dilini ise Türkçe olarak adlandırmaktaydı. Bu tarihten sonra Azerbaycanlı ve Azerbaycan dili adlandırması ortaya çıkmıştır. SSCB dağıldıktan sonra 1992 yılından 1995 yılına kadar Azerbaycan Anayasası'nda resmî dil "türk dili" olarak tanımlanmıştır.[17][18] Daha sonra "Azerbaycan dili" şeklindeki adlandırma kabul edilmiştir.[19][20]
Özellikle Rus kaynaklarındaAzerbaycanlılar için Tatar, dili için Tatar dili adlandırması da görülmektedir. Çünkü Tatar adı, tarih boyunca farklı topluluklar tarafından 8 farklı grubun adı olarak kullanılmıştır.[21] Azerbaycan halkı da bu halklardan biridir.
Türkçeye (Türkiye Türkçesine) en yakın Türkî dillerden birisidir. Bunun nedenlerinden birisi Azericenin de Türkçe gibi Oğuz grubuna dâhil olmasıdır. Aynı zamanda yazı dili de olan Azerbaycanca yazı dili geleneğine sahip olma bakımından Türkçeyle hemen hemen paraleldir.[25]
Türk dil ailesi, 13. yüzyıldaHazar'ın batısında Oğuzca merkezli bir özellikte bağımsız gelişimine başlamıştır. Batı Türkçesi[26] (Oğuzca veya Yeni Batı Türkçesi) olarak belirtilen bu bölge değişkesinin içinde saha bakımından zamanla iki daire meydana gelmiştir. Bunlardan biri Azerbaycan ve Doğu Anadolu sahasını içine alan Doğu Oğuz kolu, diğer Osmanlı sahasını içine alan Batı Oğuz koludur.[27]
11.-13. yüzyıllar arası, aynı zamandaOğuzlarınOrta Asya'dan batıya doğru uzanan siyasî etkinliklerinin güçlenme dönemidir. Nitekim daha 11. yüzyıldaBüyük Selçuklu Devleti'nin batıya yaptığı göçlerle, Oğuz nüfuzu yalnızSirderya,Maveraünnehir,Harezm veHorasan bölgelerinde kalmamış;Azerbaycan üzerindenAbbasî Devleti'nin başkenti ve büyük kültür merkeziBağdat'a kadar uzanmıştır.[28] Bu etkililik Oğuzca açısından da aynı yönde bir gelişme yaratmıştır.
Azerbaycan dili ağırlıklı olarak İran'da konuşulmaktadır (1997 tahminine göre, İran'da bu dili konuşanların toplam sayısı yaklaşık 23,5 milyon kişidir[30]) ve ülke nüfusunun %98'inden fazlasının yerli olduğu Azerbaycan'da[31] ve Kuzey Irak'ta.
İran'da Azerbaycan dili hemen hemenKazvin'e kadar yayılmıştır.[32] İran'ın kuzeybatı vilayetlerinde (öncelikle Batı ve Doğu Azerbaycan'da, ayrıca Hazar Denizi'nin güneydoğu kıyısında: Galuga'da) konuşulur.
Irak'ta Azerice ağırlıklı olarak Kerkük, Erbil ve Revanduz'da, ayrıca Kerkük'ün güneydoğusunda El-Mikdadiya, Khanaqin ve Mandali gibi şehir ve köylerde ve Musul bölgesindeki bazı yerlerde konuşulmaktadır.[33]
Yukarıdaki ülkelere ek olarak, Azerbaycanlıların Gürcistan'da (Kvemo-Kartli), Rusya'da (Dağıstan), Türkiye'nin Kars ve Iğdır illerinde ve diasporadaki kompakt ikamet yerlerinde de Azerbaycan dili konuşulmaktadır. 1990'lara kadar Azerbaycan dili Ermenistan'da da konuşulmaktaydı.[30]
2010 nüfus sayımının sonuçlarına göre, Rusya'da Azerbaycan dilini bildiğini belirtenlerin sayısı 473.044 kişiydi, bunlardan sadece 368.173'ü Azerbaycanlı (toplam Azerbaycanlı sayısı 603.070 idi[34]
Azerice veOsmanlı Türkçesi arasında, daha çok şivede kalan ayrılıklarda Doğu Oğuz koluna Oğuz dışı Türk dillerinin, özellikle Kıpçakça unsurlarının yaptığı etki veİlhanlılardan kalan bazıMoğolca etkisi görülebilir. Bu iki Türkçe arasındaki başlıca ayrılıklar, sözcük başındaki b - m, sözcük içindeki ķ - ġ - ħ, ilk seslemdeki e - i, sözcük başındaki t - d ile belirtme ve bazı eylem çekimleri etrafında toplanmıştır.[35]
Batı ve doğu Oğuz kolları arasındaki farklılıklar 14. yüzyıldan sonra kesinleşmeye başlamıştır.[36] Azerbaycan sahasında yetişen başlıca edebî şahsiyetlerin bulunduğu 17. yüzyıldan önce de doğu ve batı Oğuz kolları arasında kayda değer bir ayrılık bulunmadığı için bu iki Oğuz lehçesi, yazı dili olarak Batı Türkçesi adı altında zikredilmişlerdir.[35]
Azerice ile Türkçe arasında karşılıklı anlaşılabilirlik seviyesi oldukça yüksektir. Öyle ki bazı metinlerde sadece sözcüklerdeki ve eklerdeki bazı ses farkları dışında bir fark görülmemektedir:
Bu gün, yenə hər sabah olduğu kimi, Oyanmaq istədim öpüşünlə. Amma, yoxsan. Ah çəkib yandım, həsrətinlə.
Bu gün, dərdə çarə olan dərman kimi, Aldım rəsmini əlimə. Baxdım, baxdım. Ah çəkib yandım, sənsizliyimə.
Hanı o bir cüt bəla dediyim qara gözlərin, Könlümü oxşayan şirin-şirin gülüşlərin. Hanı, o əllərimi tutan əllərin, Mənə ümid verən o xoş sözlərin.
Ayrılıq, yenə dərdli başıma gəlib tac oldu, Ayrılıq, səni məndən alıb, gözümü yaşlı qoydu. Ayrılıq, yenə dərdli başıma gəlib tac oldu, Ayrılıq, səni məndən alıb ümidsiz qoydu.
Anladım, artıq geri dönməyəcəksən. Amma, bir tək təsəlli var. Səndən mənə, Yadigar qalan xatirələr var.
Hanı o bir cüt bəla dediyim qara gözlərin, Könlümü oxşayan şirin-şirin gülüşlərin. Hanı, o əllərimi tutan əllərin, Mənə ümid verən o xoş sözlərin.
Ayrılıq, yenə dərdli başıma gəlib tac oldu, Ayrılıq, səni məndən alıb, gözümü yaşlı qoydu. Ayrılıq, yenə dərdli başıma gəlib tac oldu, Ayrılıq, səni məndən alıb ümidsiz qoydu.
Bugün, yine her sabah olduğu gibi, Uyanmak istedim öpüşünle. Ama, yoksun. Ah çekip yandım, hasretinle.
Bugün, derde çare olan derman gibi, Aldım resmini elime. Baktım, baktım. Ah çekip yandım, sensizliğime.
Hani o bir çift bela dediğim kara gözlerin, Gönlümü okşayan şirin şirin gülüşlerin. Hani, o ellerimi tutan ellerin, Bana ümit veren o hoş sözlerin.
Ayrılık, yine dertli başıma gelip taç oldu, Ayrılık, seni benden alıp, gözümü yaşlı koydu. Ayrılık, yine dertli başıma gelip taç oldu, Ayrılık, seni benden alıp ümitsiz koydu.
Anladım, artık geri dönmeyeceksin. Ama, bir tek teselli var. Senden bana, Yadigar kalan hatıralar var.
Hani o bir çift bela dediğim kara gözlerin, Gönlümü okşayan şirin şirin gülüşlerin. Hani, o ellerimi tutan ellerin, Bana ümit veren o hoş sözlerin.
Ayrılık, yine dertli başıma gelip taç oldu, Ayrılık, seni benden alıp, gözümü yaşlı koydu. Ayrılık, yine dertli başıma gelip taç oldu, Ayrılık, seni benden alıp ümitsiz koydu.
Azericede bazı ifade şekillerinin Türkçeden farklı olması sebebiyle bazen Türkçe konuşanlar tarafından yanlış anlaşılabilmektedir. Saatlerin söylenişindekiikiyə on dəqiqə işləmiş gibi bir ifade yanlış olarakikiyi on geçe gibi anlaşılabilir. Bunun anlamı ise aslındabiri on geçe olup "saat ikiye doğru on dakika ilerlemiş" demektir.
Bununla birlikte Azerice ile Türkçenin söz varlığının %99 oranında örtüştüğü belirtilmektedir.[38]
Arap asıllı Türk alfabesinin kullanıldığı devirlerde Azerbaycan ve Osmanlı Türkçesi sahalarında kaleme alınan eserlerin imlasında büyük ortaklıklar söz konusu olmuştur. Çünkü Türkçenin eski devirlerinden gelen ve bu alfabede standartlaşan imla, doğu ve batı sahalarında aynı imla geleneğini gerektiriyordu.
19. asrın başlarından itibarenRuslar,Kafkaslar veAzerbaycan'ı istila etmeye başladılar. 18 Şubat 1828'de Ruslarla Kaçar Hanedanı arasında imzalananTürkmençay Antlaşması gereğinceAras Nehri'nin kuzeyinde kalan Azerbaycan toprakları Ruslara bırakıldı.[39] Azerice, 17. yüzyıldan sonra kendi mecrasında gelişimine devam etmişti. Rus egemenliğinden sonra, Osmanlı Türkçesi bölgesi ile olan irtibatların azalması ve zamanla bölgede oluşturulan devlet yapısı sonucunda yazı dili olarak Azerice "Azerbaycan Türkçesi" adıyla resmiyet kazandı.
İnce g [ɟ] sesi Rusça asıllı sözcüklerde Türkçedeki gibi telaffuz edilir. Diğer sözcüklerde ise ağız ve dil /y/ sesini telaffuz edecek şekilde açılarak /g/ denildiğinde telaffuz edilir. İnce k sesi Rusça asıllı sözcüklerde Türkçedeki gibi telaffuz edilir. Diğer sözcüklerde ise ağız ve dil /y/ sesini telaffuz edecek şekilde açılarak /k/ denildiğinde telaffuz edilir. Sözcük sonlarında ise konuşma dilinde çoğunlukla /y/ sesine döner: inəy "inek", görəy "görelim". Sözcükler ek aldığında da bu durum görülebilir: ürəydi "yürektir".
Standart Azerice ünlüler:/i, y, ɯ, u, e, œ, o, æ, ɑ/.Azerice /æ/ sesi yazıda uluslararası literatürde schwa adı verilen ə harfi ile (Türkiye Türkolojisinde ä harfiyle) temsil edilmektedir. Bu ses ağız /a/ sesini telaffuz edecek şekilde açılarak /e/ denildiğinde telaffuz edilir. Diğer /e/ sesi ise yazıda e harfiyle temsil edilmektedir. Bu ses ağız /i/ sesini telaffuz edecek şekilde açılarak /e/ denildiğinde telaffuz edilir.
Türk yazı tarihi mevcut bilgilerleGöktürk alfabesi ile başlasa da[43] Azericenin yazılmasınaArap alfabesinin bir varyantı ile başlanmıştır.Selçuklu veOğuzlar; 10. asırdan başlayarak Arap alfabesine Türkçe için gerekli birkaç harfi ekleyerek (ç, p, j gibi) bu alfabeyi kullanmış ve bu alfabeyle değerli eserler yaratmışlardır.
Arap asıllı alfabe, Azericenin özünü ifade etmesi için mükemmel bir alfabe olmasa da 20. yüzyıl öncesine kadar bu alfabeden Azerbaycan bölgesinde genişçe yararlanılmış ve bu alfabeyle Azeri edebiyatında eserler kaleme alınmıştır.
Azerice için 1929 yılına dek Arap asıllı alfabe kullanılmıştır. 1929-1939 yılları arasında Latin asıllı alfabe, 1939-1991 yılları arasında Kiril alfabesi kullanımda olmuştur. 1991 yılından itibaren -52 sene aradan sonra- Latin kaynaklı alfabeye tekrar geçilmiştir.
İran'ınAzerbaycan bölgesi ve diğer yerlerde yaşayan Azeriler ise bugün de Arap asıllı alfabe kullanmaktadırlar.
Azericede durum ekleri 6 tanedir. Türkçeye benzemekle birlikte farklar bulunmaktadır. Başında "d" bulunan ekler "t"ye dönüşmez. Belirtme durumunda ünlüleri yalnızca "n" yardımcı ünsüzü izler.
Not: 1. çokluk şahısta +(y)Iz eki de kullanılmaktadır: Səndən ötrü can verməyə cümləhazırız! / Səndən ötrü qan tökməyə cümləqadiriz! (Azerbaycan Devlet Marşı) 2. çokluk şahısta -sız, -siz, -suz, -süz de kullanılabilir:yolçusuz,türksüz.
Azericede, Türkçedeki "şu" işaret zamirinin karşılığı yoktur.Bu veo işaret zamirlerinin yanında,hәmәn "o" vehәmin "bu" işaret sıfatları vardır ve bazen anlamı kuvvetlendirmek üzerehəmən o vehəmin bu şeklinde birlikte kullanılır.
Azericede geniş zaman (qәti gәlәcәk zaman "kesin gelecek zaman") eki "-(y)acaq-, -(y)әcәk-"tir. Kişi eki her zaman bu ekten sonra gelir. -(y)acaq-, -(y)əcək- Gelecek Zaman Eki + Kişi Ekleri
Orhan Baldane (2022), 17. yüzyılda iran sahasında yazılmış üç dilli (İtalyanca-Farsça-Eski Azerbaycan Türkçesi) bir sözlük -inceleme ve metin- (Doktora Tezi).
Sevinc Karaca (2022), Moğolca-Azerbaycan Türkçesi söz denklikleri, (Yüksek Lisans Tezi).
Ramila Takhirova (2022), Azerbaycan Türkçesi ve Türkiye Türkçesinde bitki adlarının karşılaştırılması (Yüksek Lisans Tezi).
Mina Dolati Darabadi (2021), İran Türk ağızlarında karşılaştırmalı söz varlığı(Azerbaycan Türkçesi, Kaşkay Türkçesi, Türkmen Türkçesi, Halaç Türkçesi) (Doktora Tezi).
Kübra Yazıcı (2019), Türkmen ve Azerbaycan Türkçesindeki Arapça, Farsça kelimelerdeki ses değişmeleri (Türkiye Türkçesi ile karşılaştırılması) (Yüksek Lisans Tezi).
Orhan Baldane (2017), Telli müzik aletleri terimleri: Türkiye ve Azerbaycan (İnceleme – tematik, karşılaştırmalı ve görsel sözlük - dizin) (Yüksek Lisans Tezi).
Günsel Barış (2016), Azerbaycan Türkçesinin söz varlığının Türkiye Türkçesi ile karşılaştırılması (Yüksek Lisans Tezi)
Kamil Vüsal Paşayev (2016), Türkiye Türkçesindeki eşya adlarının Azerbaycan Türkçesindeki eşya adları ile karşılaştırılması (Yüksek Lisans Tezi).
Dil bilgisi ve dil bilimi ile ilgili tezler:
Merve İpeksoy (2023), Azerbaycan Türkçesinde kelime gruplarının söz dizimindeki yeri (Yüksek Lisans Tezi).
Gözde Aydın (2022), Azerbaycan Türkçesinde Enklitikler (Yüksek Lisans Tezi).
Vafa Rzazade (2022), Azerbaycan Türkçesinde kiplik (Yüksek Lisans Tezi).
Elif Uzun (2022), Azerbaycan Türkçesinde isim cümleleri (Yüksek Lisans Tezi).
Günay Paşayeva (2021), Azerbaycan Türkçesinde yardımcı kelimeler (Yüksek Lisans Tezi).
Çiğdem Güneş (2019), Azerbaycan Türkçesinde yapım ekleri ve işlevleri (Yüksek Lisans Tezi).
İpek Erol (2017), Azerbaycan Türkçesinde fiil çatısı (Yüksek Lisans Tezi).
Hanife Çiçekli (2013), Azerbaycan Türkçesinde fiillerin istemi (Yüksek Lisans Tezi).
^"Iran" 11 Mart 2007 tarihindeWayback Machine sitesindearşivlendi.,Amnesty International report on Iran and Azerbaijan people. Erişim tarihi 30 Temmuz 2006.
^"Azerbaijani, North". Joshua Project. 17 Haziran 2016 tarihindekaynağından arşivlendi. Erişim tarihi:17 Haziran 2016. 17 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
^"Azerbaijani, South". Joshua Project. 17 Haziran 2016 tarihindekaynağından arşivlendi. Erişim tarihi:17 Haziran 2016. 17 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
^"Azerbaijani (Azeri)".UNESCO. 16 Haziran 2016 tarihindekaynağından arşivlendi. Erişim tarihi:17 Haziran 2016. 17 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi.
^Katzner, Kenneth (2002). Languages of the World(Third ed.). Routledge.ISBN 978-0-415-25004-7.
^Ajam-Turkic.Heidi Stein (İngilizce). Encyclopaedia of Islam, THREE. 3 Şubat 2022 tarihinde kaynağındanarşivlendi. Erişim tarihi: 27 Eylül 2022.
^Brown, Keith, (Ed.) (24 Kasım 2005).Encyclopedia of Language and Linguistics.Elsevier. ss. 634-638.ISBN9780080547848.Native speakers of Azerbaijani reside, in addition to the Republic of Azerbaijan (where North Azerbaijani is spoken), in Iran (South Azerbaijani), Dagestan, Georgia, Turkey, Syria, and Iraq. North Azerbaijani is marked by Russian loanwords, and South Azerbaijani is distinguished by Persian loanwords.
^Oktay Selim KARACA, “Çağdaş Türk Lehçelerinin Söz Varlığındaki Ortaklığa Karşılaştırmalı Bir Bakış”, Turkish Studies - International Periodical For The Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 6/1 Winter 2011, p. 1379-1390
^Prof. Dr. Yavuz Akpınar, Azeri Edebiyatları Araştırmaları, Dergâh Yayınları, İstanbul, 1994, s. 35
^Mokari, P. G.; Werner, S. (2016). "An acoustic description of spectral and temporal characteristics of Azerbaijani vowels".Poznań Studies in Contemporary Linguistics52 (3).
^Prof. Dr. Muharrem Ergin, Orhun Abideleri, Boğaziçi Yayınları, İstanbul, 2002, s. XXVII
^Azerbaycan Cumhuriyeti için son tarihtir. Kuzeyde 1929 yılından itibaren bu alfabe kullanımdan kalkmıştır.